Çin GP’sinde takımlar Avustralya’ya göre biraz daha araç üzerinde geliştirmeler yaparken görüldü. Lewis Hamilton’ın domine ettiği (Grand Slam yaptığı yani; pol pozisyonu, yarış galibiyeti, bütün yarış lider gitme ve en hızlı tur) Çin’de bakalım kimler ne tür değişiklikler yapmış.
Mclaren
Ah McLaren vah McLaren. İçler acısı duruma geldiler. Ve Alonso (Kesinlikle tuttuğum için söylemiyorum desteklemek ya da fanı olarak anlaşılmasın) bu araçla boyundan büyük işler yapmaya devam ediyor. Üzülüyorum hem Alonso arka sıralarda dolanıyor hem de McLaren köklü bir takım olmasına rağmen bu kadar gerilerde. Biraz gözlemlerime güveniyorsam geçen sene şasi anlamında McLaren bu seneden daha iyiydi. Takımın kaptanı konusunda Alonso kaldı McLaren’in elinde. Geçen sene hem Button hem de Alonso yönetiyordu ve gelişime yardımcı oluyordu. Vandoorne tecrübe olarak bu ikilinin yanına yaklaşamaz. Ama bakalım McLaren bize Honda’nın değiştirmiş olduğu motorla sorunları çözerse (Temennimiz bu yönde biraz daha seyir zevki artar) sezonun kalan yarışlarında güzel mücadeleler vererek daha farklı yarışlar çıkartabilir.
Sezona başlarken bazı takımlar T-Kanat kullanmayı tercih etmedi. Bazıları ise o kadar ileri gittiler ki (Williams ve Mercedes) farklı farklı versiyonlarını hem testlerde hem de sezonun ilk yarışından itibaren geliştirmeye devam ettiler. Red Bull gibi motor gücü daha az olan takımlar drag etkisi yüzünden düzlük hızı olarak geride kaldıkları için bu kanadı şu an için kullanmadılar. Gelelim Çin’e. Mercedes Bottas ile T-Kanat sorunu yaşadı (Antrenmanda kırılması). Haas takımından ise güçlendirilmesi FIA tarafından talep edildi. McLaren ise ilk kez bu T-Kanatla tanıştırdı MCL32’yi. Şu an için en büyük sorun T-Kanatların esnemesi. FIA’nın esneme konusunda bu kadar hassas olacağına biraz daha farklar konusunda duyarlı olmasını isterdim. Bakalım önümüzdeki ay yapılacak İspanya GP’sinin ardından T-Kanatlarla ilgili nasıl bir gelişim bizi bekliyor olacak.
T-Kanadın yanında McLaren takımı hafta sonuna güncellemelerle geldi demiştik. Arka kanat dışında takım bir de yeni bir taban getirdi.
Basit olarak gelen hava aşağı yönlendirilerek difüzörün verimliliğini arttırmak için kullanılmakta. Mercedes, Ferrari, Red Bull ve Toro Rosso’da farklı yerlerde farklı kesitler aynı amaçla kullanılmakta.
Ferrari
Geldik Ferrari kampına. Geçen yarış atını şahlandıran Maranello takımı bu yarışta (Vettel ile) dişini gösterdi. Takım motor kapağında yerel hava durumunu düşünerek soğutma verimliliği açısından ufak bir değişikliğe gitti. Aynı zamanda zemin üzerinde farklı bir bölümün olduğu da gözlemlendi. Benim bir diğer merak ettiğim nokta ise Vettel bu şekilde araca uyumlu olurken neden Kimi kendini gösteremedi. Rakamı yuvarlarsak 42 saniye takım arkadaşının arkasında kaldığı gözüküyor. Ki Kimi 19. tura kadar Vettel’in önündeydi. 47 turda hemen hemen 1 saniye civarında gerisinde kaldığı gözüküyor. Tur başına aynı araçla 1 saniye Formula 1 için çok büyük bir rakam. Teknik bir arıza yok ise özellikle. Neyse bakalım şahlanan at Sakhir pistinde nasıl bir performans gösterecek göreceğiz.
Williams
Williams takımı İngilizce’de ‘Blown’ olarak adlandırılan üflemeli ya da beslemeli diyebileceğimiz jant göbekli tasarımı aracına adapte etmiş oldu. 2015 Ferrari, McLaren ve Red Bull 2016’da Force India ve Toro Rosso bu tasarımı kullanmışlardı.
Yüksek basınçlı hava bu üfleme merkezinden geçerek jant göbeğinden çıkarak hava akımının daha verimli olarak dağılmasını sağlıyor. Bir dipnot bu sisteminde drag etkisi bulunmakta.
Bunun dışında ön kanat dışında bulunan kanatçık revize edilmiş.
Toro Rosso
Toro Rosso takımında bulunan S-Kanalın detayları ortaya çıktı. Sistemin başlangıç yeri boğanın hemen kafasının (Alt tarafında gösterilmekte) bulunduğu bölgede.
S-Kanal sayesinde daha temiz hava kullanımı ve hem ön kanadın altından hemde üstünden geçen hava akımının hızı artmakta.
Hepinize keyifli haftalar diler, Bahreyn yarışından sonra bir analizde daha görüşmeyi dilerim.
###