Yakıt tüketimi verilerinde görülen farklılıkların detayına iniyoruz.

Geçtiğimiz haftalarda "Bilmemiz Gerekenler" bölümünde sizlere aktardığım yakıt tüketim verilerinde görülen farklılıkların nedenlerine gösterilen ilgi o kadar çok oldu ki, ben de bu serinin devamını getirmeye karar verdim. Geçen sefer Avrupa pazarında satışa sunulan otomobillerin otoyol şartlarında tükettiği yakıt miktarını hesaplamak için nasıl bir yol izlendiğini açıklamıştım. Şimdiyse sıra geldi şehir içi sürüşe.

Günümüzde Avrupa pazarında kullanılan şehir içi yakıt tüketimi standardı 1970 yılında ECE-15 ile birlikte yazıldı. Güncel versiyonuysa ECE R83, R84 ve R101 isimli yönetmeliklerde açıklanıyor. Bu test sırasında elde edilen tur, tahmin edileceği gibi büyük şehirlerin yavaş akan trafiklerini simüle ediyor ve daha önce de değindiğim gibi testler laboratuar ortamında, yaklaşık 25 derece sıcaklıkta ve motora herhengi bir ek yük bindirecek sistem devrede değilken yapılıyor.

Testin ilk bölümünde soğuk çalıştırmanın ardından 11 saniye bekleyen otomobil 5 saniyede 15 km/s sürate ulaşıp burada 8 saniye geçirdikten sonra 5 saniyede frenleyerek durağan pozisyona geçiyor. Bu pozisyonda geçirilen süreyse 21 saniye.

49. saniyede araç toplam 12 saniyede 32 km/s sürate hızlanıp bu sürati 24 saniye koruduktan sonra 11 saniyede durağan pozisyona dönüyor. Bu pozisyonda da 21 saniye geçiriliyor. 117. saniyede otomobil toplam 26 saniyede 50 km/s sürate ulaşıp burada 12 saniye geçiriyor. 8 saniyede yavaşlayarak sürati 35 km/s'e indirip bu hızla 13 saniye yol alıyor ve ardından durmak için 12 saniyesi oluyor. Son durağan pozisyonda geçirilen süreyse 7 saniye.

195 saniye süren testte teorik olarak 994 metre yol alınıyor. Dört kere tekrarlanan döngü teorik olarak 3976 metre yola ve 18.35 km/s ortalama sürate denk geliyor ve çıkan sonuç, aracınızın katalog değerlerinde "Şehir içi ortalama yakıt tüketimi" olarak görülüyor.

Kolayca fark edileceği üzere bu test yöntemi gerçek yol şartlarında karşılaşılandan farklı. Özellikle hızlanma ve yavaşlama için verilen süreler gerçeklikten uzak. Ayrıca durağan halde geçirilen vakit artık start/stop gibi sistemler sayesinde motoru durdurduğundan bu tip yardımcılara sahip olan araçların avantajı bu şekilde yapılan testlerde büyük. Hava sıcaklığının ideal koşullara ayarlanması ve radyo, farlar ve klima gibi önemli enerji tüketicilerinin kullanılmaması da testlerin güvenilirliğini azaltıyor.