Türkiye’de Formula 1’in sesi olan Serhan Acar, geçtiğimiz haftalarda düzenlenen bir etkinlik için Türkiye’ye gelen Formula 1 efsanesi Mika Hakkinen ile bir röportaj yaptı.

Socrates Youtube kanalında yayınlanan bu röportajda Hakkinen; kariyerinin en unutulmaz anlarını, rakipleri Ayrton Senna ve Michael Schumacher ile olan mücadelelerini ve Formula 1’in geleceğine dair görüşlerini paylaştı. İşte Hakkinen’in açıklamalarından öne çıkan başlıklar:
Senna, haftalarca benimle konuşmadı

Hakkinen, 1993 yılında McLaren’a katıldığı ilk yarış hafta sonunda, ünlü takım arkadaşı Ayrton Senna’yı sıralama turlarında yaklaşık 0.1 saniye farkla geçtiğini söyledi. Ancak bu başarı, Senna’yı oldukça kızdırmış:

“Sol ayak frenleme tekniği kullanıyordum ve bu, bana köşelerde avantaj sağladı. Senna bu tekniği öğrenmek için bana ne yaptığımı sordu. Ona şakayla karışık bir cevap verdim ve çok sinirlendi. Şampiyonluklarıyla gurur duyan biriydi, bu yüzden tepkisi sert oldu. Haftalarca benimle konuşmadı. Ancak o süreçte ondan çok şey öğrendim. Senna’nın sadece hızından değil, çalışma disiplininden de etkilenmiştim.”

Schumacher Asla Pes Etmezdi

Michael Schumacher ile olan mücadelesine değinen Hakkinen, Alman pilotun çalışkanlığını ve azmini övdü:

“Michael, sadece yarışlarda değil, antrenmanlarda bile maksimum performans gösterirdi. Onunla mücadele etmek büyük bir meydan okumaydı. 1998 Suzuka Grand Prix’sinde dünya şampiyonu olduğum an, Schumacher ile olan tüm mücadelelerimin en özeliydi. O yıl boyunca onunla yarışmak hem fiziksel hem de mental olarak yorucuydu ama şampiyonluk zaferi her şeye değdi.”

2000 Belçika Grand Prix’sinde Schumacher’e yaptığı ünlü geçişten de bahseden Hakkinen, bunu kariyerinin en unutulmaz anlarından biri olarak nitelendirdi:

“O geçiş, risklerle doluydu. Hız inanılmaz yüksekti ve Ricardo Zonta’nın aramızda olması işleri daha karmaşık hale getirmişti. Ancak o anın heyecanı ve sonrasında kazandığım zafer, kariyerimde unutamayacağım bir yere sahip.”

İlk Galibiyet ve Şampiyonluğa Uzanan Yol

Hakkinen, kariyerinin ilk galibiyetine 1997 sezonunun son yarışında ulaşması hakkında şunları söyledi:

“Yedi yıl boyunca sürekli eleştirildim. İnsanlar, ‘Mika gerçekten bu seviyede yarışabilecek bir pilot mu?’ diye sorguluyordu. İlk zaferimi aldığımda bu baskılar bir anda hafifledi. O yarış, sezonun son Grand Prix’siydi. Bu yüzden bütün kış boyunca ‘son yarışın galibi’ unvanını taşımak özgüvenimi inanılmaz derecede artırdı. Bu galibiyet, 1998’deki şampiyonluk sezonuna hazırlanmamı sağladı.”

Formula 1’in Motor Geleceği Hakkında

Formula 1 motorlarının evrimi hakkında konuşan Hakkinen, çevreye duyarlılık konusunun önemine vurgu yaptı:

“Artık sadece motor sesini ve gücünü seviyoruz diye geçmişe dönmek mümkün değil. Formula 1, dünyanın gidişatını takip etmeli ve çevre dostu teknolojilere odaklanmalı.”

“Formula 1’in motor sesini ve gücünü hepimiz seviyoruz. Ancak çevremizi korumamız gerekiyor. Günümüzde Formula 1, dünya trendlerini takip ederek karbon ayak izini azaltmaya çalışıyor. Bu değişimler kolay değil ama doğru yönde adımlar atıldığını düşünüyorum.”

Yeni Fin Yıldızları ve McLaren’ın Geleceği

Hakkinen, Finlandiya’nın yeni yıldızı olarak genç yetenek Tuukka Taponen’i işaret etti. Ayrıca McLaren’ın güçlü bir geri dönüş yapacağını önceden tahmin ettiğini söyledi:

“McLaren’ın yeniden zirveye döneceğini tahmin etmek zor değildi. Takımın mühendislik ve yatırım konusunda istikrar yakalaması bunu mümkün kıldı. İyi bir yönetim, güçlü finansal destek ve iki yetenekli pilotla başarıyı yakalayacaklarını biliyordum.”

Favori Pisti ve Kariyerindeki En İyi Yarışı

Favori pistini seçmesi istendiğinde, Hakkinen hem sürüş keyfi hem de yarış heyecanı açısından birkaç pistten bahsetti:

“Barcelona harika bir sürüş deneyimi sunuyor. İzlemesi o kadar heyecan verici olmayabilir ama sürüş açısından mükemmel. Ayrıca Red Bull Ring ve eğer Formula 1 standartlarına uyarlanırsa Brands Hatch inanılmaz bir pist olurdu.”

Kariyerindeki en iyi yarışlardan biri olarak ise 1997 Buenos Aires Grand Prix’sini gösterdi:

“O yarışta fiziksel olarak çok çalıştım. Tur zamanlarım tutarlıydı ve pit stoplarda hiçbir hata yapmadım. Belki kazanamadım ama kariyerimin en iyi performanslarından biriydi.”

Mika Hakkinen’in bu samimi açıklamaları, Formula 1 dünyasına dair önemli bir perspektif sunuyor ve geçmişteki efsanevi anların perde arkasını gözler önüne seriyor.

Röportajın tamamını Socrates’in videosundan izleyebilirsiniz.



trf1.net