1 Nisan 2013'te başlayacak yeni kasko uygulamasında; piyasa değeri üzerinden hasar ödenmesi, aracın nerede onarılacağı ve onarımda hangi yedek parçanın kullanılacağına yönelik değişikliklerin dışında başka yenilikler de getirildi.
1 Nisan'dan itibaren sigorta şirketleri artık ‘full kasko', ‘süper kasko' adı altında farklı ürünler satamayacak. Yeni uygulama ile şirketler; dar kasko, kasko, genişletilmiş kasko ve tam kasko olmak üzere 4 farklı sigorta ürününü sigortalılara sunacak. Buna göre sınırlı teminat almak isteyenler dar kasko, çarpma, çarpılma, hırsızlık, yangın gibi klasik teminatları almak isteyenler kasko, klasik teminatlara ek olarak isteğe bağlı farklı teminatları isteyenler genişletilmiş kasko, aracını her türlü riske karşı sigortalamak isteyenler ise tam kasko sigortasını seçebilecek.
Yayınlanan yönetmelik ile hangi hasarların sigorta teminatı içine girdiği, hangilerinin sigorta kapsamında olmayıp da sigortalının isteği halinde alınabileceği gibi konulara da açıklık getirildi. 1 Nisan'dan itibaren sel ve deprem dahil doğal afetler, patlayıcı madde taşınması, aracın anahtarının çalınması ya da ele geçirilmesi sonucu aracın çalınması ve başta kemirgenler olmak üzere hayvanların araca vereceği zararlar ek prim ödenerek ve poliçeye yazılarak, teminat altına alınacak.
Hazine, bir süredir tartışma konusu haline gelen ve Yargıtay'ın da, ‘sürücü alkollü dahi olsa kasko hasarı öder' kararına da açıklık getirdi.
Yayınlanan yönetmelikte alkollü araç kullanımı ile ilgili, ‘Trafik yönetmeliğinde belirlenen seviyenin üzerinde alkollü içki almış kişilerce veya alkollü içki alamayacağı belirtilen kişilerce aracın alkol alınarak kullanılması sırasında meydana gelen zarar, sigorta kapsamı dışındadır' maddesi eklendi.
1 Nisan'da başlayacak yeni kasko uygulamasında hasar ödemesinde de bazı değişikliklere gidildi. Şirketlere 45 gün içinde kasko hasarını ödeme zorunluluğu getirilirken, hasar incelemesinin uzun sürmesi ya da hukuka yansıması nedeni ile üç ay içinde hasar ödeme süreci tamamlanmazsa; sigorta şirketi, tüketici ile anlaşarak hasarın yüzde 50'sini avans olarak ödeyebilecek.
Peki, kaskodaki bu değişiklikler primlere nasıl ve ne şekilde yansıyacak?
Son yıllarda kasko sigortasından zarar eden sigorta şirketleri bir taraftan primleri artırırken, diğer taraftan da kendi tamir zincirlerini kurup araçlarda orijinal değil de muadili parça kullanarak maliyetleri azaltmaya çalışıyorlar. 1 Nisan'dan sonra ise sigorta şirketleri kasko sigortasında farklı fiyat uygulamak durumunda kalacaklar. Özellikle Hazine'nin, hasar durumunda aracın nerede onarılacağını ve onarım sırasında orijinal parça kullanıp kullanılmayacağının sigortalı ile anlaşılarak, poliçeye yazılmasını zorunlu kılması; farklı fiyatlar ortaya çıkartacak.
Örneğin, tüketici kasko yaptırırken, hasar halinde onarımın yetkili servislerde yapılmasını ve mutlaka orijinal parça kullanılmasını isterse; kasko sigortasının fiyatı bugünkünden yüzde 50 daha yüksek olacaktır. Aynı zamanda pahalı otomobil markalarının kaskosunda fiyatlar ikiye katlanacak.
Sigorta şirketleri ise, kendi tamirhanelerinde onarım yapılması ve orijinal değil de eş değer parça kullanmaları halinde kasko poliçesinde ciddi indirimler gidecektir.