Bu yılın Tüketici Elektroniği Fuarı yine elektrikli ve otonom konseptlerini sergileyen otomobil üreticileri ile doluydu. Bir çok üretici geleceğin teknolojisi olarak gösterilen bu lityum iyon içeren araçlarını sergilerken gözler benzinli araçları aradı.
Ancak bunlardan birisi gerçekten gelecek için devrim niteliğinde olabilir. Divergent’in 3D basılmış otomobili hepimizin yaşamak istediğimiz bir geleceği bize sunuyor. Bu aracı bir insan sürüyor ve benzinle çalışıyor.
Araç ardarda (tandem) oturulan iki kişilik bir süper otomobil ve adı da Blade. Tamamen konsept ürünü olan bu araç şirketin elindeki teknolojinin yollara uygulanabileceğinin bir kanıtı.
Daha önce 3D basılmış araçlar görmüştük, ancak her zaman kutu gibi ve çirkin olurlardı. Şirketler bunları sadece yapabildiği için yaparlardı ve hafif, güzel ve mevcut araçlardan daha iyi olmazlardı.
Divergent bu konuda büyük bir devrim başlatmış. Tüm aracını 3D basan şirket titanyum ve aluminyum kullanıyor. Karbon fiber destekler, jantlar ve lastikler hariç!
Divergent’in teknolojisi metal tozunun lazerlerle sabitlenmesi üzerine kurulu. Tasarımda herhangi bir kabarıklık veya adım izleri yok. Her bir parça tek parçalık dev bir kaynak gibi görünüyor.
Bu teknolojinin teknik terimi kısaca ‘sintering’, uzunca ‘quad-laser direct metal laser sintering’. Bu metali katı bir form alacak şekilde doğrudan eritmek demek.
Bu işlemin yapılabilmesine izin verdiği şekiller olağandışı. Tamamen organik görünüyor. Bu parçaları geleneksel yöntemlerle üretmek, usta bir teknisyenin devasa metal bloğunu elle işlemesini gerektiriyor ve bu, seri üretim bir otomobil için mantıklı olmaktan çok uzak.
İlk bakışta Divergent’in böyle parçaları ne kadar garip şekiller üretebileceklerini göstermek için tasarladığı akla geliyor.
Ancak kısa bir araştırma ve bilgilendirilme sonucunda bu şekillerin bileşenlerin yük dayanımları için en uygun tasarımlar olduğunu öğreniyorsunuz.
Şirket parçalarını sadece yapabildikleri için böyle tasarlamıyor, bunları daha hafif ve güçlü yapmanın başka yolu yok.
Divergent’in kendi donanımı ve yazılımı ile geliştirilmiş araçlar sanki doğal bir yaşam formunun arabaya dönüşmüş hali. Tasarım olarak uzaylı kuş kemiklerine bile benzetilebilir.
Şirket ilk büyük otomobil üreticisi ile anlaşmasını imzaladı, Peugeot. Peugeot altı ay boyunca şirketin yapabileceklerini ve mevcut tüm çalışmasını incelemiş ve Divergent’a parçalar ürettirmeye başlamış. 308’in bir anda 200 kilogram birden zayıflamasının arkasındaki sır da bu.
Bu hafifleme sadece yakıt tasarrufu ve performans olarak gelmiyor, dünyanın dört bir yanına taşınan çelik miktarını da azaltıyor.
Divergent’in metodları parçaların ağırlığını azaltmanın yanında daha iyi materyal özellikleri kazandırıyor ve daha iyi konumlarda daha iyi tasarımları kullanmak mümkün hale geliyor. Parçaların birbirine bağlanma sınırlamaları 3D baskı ile birlikte tamamen ortadan kalkıyor. Divergent parçaları teker teker değiştirmiyor, tüm aracın felsefesini değiştiriyor.
Günümüzde araçlar metal pres ve kalıplama sınırlamaları nedeniyle en ideal şekilde bir araya getirilemiyor ve bu da ağırlığı ciddi oranda artırıyor. Divergent’in kendi 3D basılmış tasarımı bu kısıtlamalar kalktığı zaman nelere ulaşılabileceğinin bir göstergesi.
Araçları 3D basmaya başladığınız zaman ağır metal preslerine ve 1 km uzunluktaki üretim hatlarına ihtiyacınız yok. Bir atölyede istediğiniz aracı tamamen üretebilirsiniz.
Şu an Henry Ford’un üretim bandı sistemlerinden bahsetmiyoruz. Benzinli motorlar elektrikli hale dönmeye başladığında Divergent’in geleceği daha da parlayacaktır. Teknolojileri ile daha esnek ve daha çevreci tasarımlar yapılabilecek, bu da ciddi oranda yakıt, malzeme ve atık tasarrufu demek.
Önceki gereksiz şovların aksine bu CES fuarında bir hayalin gerçek olmaya çok yaklaştığının göstergesi bulunuyor. Peugeot şimdiden yatırımını yaptı, diğer üreticiler de onu takip etmek isteyeceklerdir.