Audi takımı 6 saatlik Spa yarışı için revize edilmiş ve daha düşük downfore paketine sahip olan bir araçla geldi.
İlk olarak Audi’nin R18 modelinde sahip oldukları farkı size açıklamaya çalışacağım. Aralarında oldukça büyük fark bulunuyor, aslında bu farklar onları birbirinden ayrı iki araç haline getiriyor.
İlk olarak ön tekerlekler etrafında bulunan Türkçe’de ‘Çamurluk’ olarak tabir edebileceğimiz kavisli bölümden (Sarı) bahsetmek istiyorum. İlk bakışta çok fazla fark görünmeyebilir ancak düşük downforce paketinde bulunan bölümde yüzey alanı daha fazla ve yüksek downforce paketine göre daha uzun. Yüksek downforce paketinde bulunan keskin hatlardan dolayı hava akımının bozulmaması için daha sadece bir yapı tercih edilmiş. Bu bölüme dikkatli bakıldığı zaman çamurluk bölgesi arkaya doğru uzatılarak sidepodla olan mesafesi kısaltılmış. (Aynı zamanda sidepodda değişikliğe uğramış vaziyette ona da yazının ilerleyen bölümlerinde yer vereceğim)
Bu bölümdeki yapının değişikliği ön far tasarımı içinde revize anlamına gelmekte. Dikkatli bakıldığı zaman farların (Sol fotoda alt, sağ fotoda farın sol tarafı) dışında bulunan hava girişleri de farklılığa uğramış. Büyük hava girişi yerine takım iki delikli olan yapıyı tercih etmiş. Yüzgeç olarak adlandırabileceğimiz ufak kanatçık parçaları (Üstteki fotoda kırmızı ile belirtilen) sürüklenme etkisinin azalması için stüdyo fotoğraflarında tek hale indirildi. Ancak Spa’da (Alttaki foto) ikili yüzgeçle piste çıktı, ancak üst taraftaki kanatçık boy olarak daha kısa bir hale sahipti.
R18’in ön bölümü neredeyse yeniden inşa edilmiş. Süspansiyon bölümünü kapatan bölüm çift boşluklu yeni profile sahip. Bu sayede o bölümdeki kullanılan yüzey alanı azaltılmış. Bu yapılan yeni değişiklik aynı zamanda aracın altına ve arka bölümüne giden hava akımını tamamen etkilemekte.
Burundan bahsetmişken; önceki ‘Pelikan’ burnu biraz traşlanmış ve alt taraftan daha fazla hava geçirmesi amaçlanmış. Bu sayede alt bölümün hava akımı ve sürüklenme etkisi azaltılması amaçlanmış.
Yan taraftan bakıldığı zaman karoser üzerinde yapılan değişiklikler ve hava akımının araç üzerinde nasıl bir yol izlediğini hayal edebilirsiniz. Daha önce neredeyse arkaya kadar uzanan bölüm (Sarı) ön tekerleğin hemen arkasından sonra kesilmiş. Bu sayede (Mavi ile gösterilen) ikinci kontrol paneli de şekillendirilmiş. Diğer bölümlerde yapılan değişikliklerde (Kırmızı ve Mor ile gösterilmiş) farklı renklerde belirtilmiş.
Ön tekerlek etrafında yapılan değişiklikler göz önüne alındığı zaman aynalar hemen çamurluk kavisinin arka bölümüne alınmış. Yüksek downforcelu pakete göre burada (Kıyaslamayı yaptığımız parça ayna) hava akımını etkileyen bir parça bulunmamakta. Bu değişikliklerin dışında mor olan bölüm bu değişikliklerin ardından daha uzun bir hal almış.
Karoser üzerinde yapılan değişiklikler arka tarafın biraz genişlemesine sebep vermiş, 7 numarasının hemen bakıldığı zaman ise ufak bir giriş açılmış, bu da arka tekerlek üzerindeki akıma etki etmekte. Arka tekerleğin olduğu bölümde (Sarı) yükseltilme yapılmış. Omuz yapısı diye tabir edebileceğimiz (Yeşil) yapı kısaltılmış ve şekillendirilmiş. Tekerleğin arkasında bulunan (Mor) bölüm daha dar bir hale getirilmiş. (Kırmızı) En alttaki yapı eskisine göre daha geniş bir hal almış. Daha dar bir arka taraf (Mavi) arka kanat üzerinde de yenilikler getirtmiş.
Kısaca toparlamak gerekirse Audi Le Mans 24 saat yarışından önce revize anlamında daha çok sürüklenme etkisini azaltacak, bir diğer tabirle düşük downforce paketi üzerine odaklanmış. Le Mans 24 saat için önemli olan verileri toplayan Audi rotayı Fransa’ya çevirmiş vaziyette.
Erdim Şevket