Fernando Alonso, Ferrari'den bir kaçış yolu mu arıyor yoksa takımını teşvik etmeye mi çalışıyor? Ya da İspanyol pilot rakiplerinin oyununda sadece bir piyon mu? Autosport yazarı Jonathan Noble'ın makalesini sizlerle paylaşıyoruz.
Fernando Alonso'nun Japon filozof ve samuray Miyamoto Musashi ile olan gönül bağı herkesçe biliniyor. Bunun için tüm savaşlara götürdüğü sırtındaki ve boynundaki dövmesini görmek bile yeterli.
Alonso bir süredir antik Japon kılıç ustalarının öğretilerinin kendisine hedefleri konusunda yardım ettiğini söylüyor. Bununla rakiplerinin kendisini yenmek için aynı taktikleri nasıl kullanacağı konusunda bir şeyler de öğrenebilir.
"Savaşta rakibinizi geri çekilmek zorunda bırakırsanız, kazanmışsınız demektir."
Musashi'nin öğretileri Fernando Alonso ve Ferrari'nin Macaristan GP'si hafta sonunda kendilerini nasıl bir fırtınanın eşiğinde buldukları konusunda bir özet sunabilir.
Alonso'nun menajeri Luis Garcia Abad'ın Red Bull motorize evinde Christian Horner ile görüşürken niyeti ne olursa olsun, bu olay konuyla ilgili çıkarları bulunan herkes için oldukça ilginç bir durumdu.
Luis Garcia Abad ve Fernando Alonso
Klasik komplo teorileri üretildiğinden bu, sizin amacınıza ulaşmanızı bazı şeyleri manipüle ederek sağlayabilir. Her şey rakibi geri çekilmeye zorlamaktan ibaret. Bu savaş sanatıdır. Sporda ise savaşın ta kendisi.
Elbette Horner ile Abad arasında konuşulanlar sadece ikisinin arasında ama bu görüşme çok daha farklı bir konuda olabilir.
Ancak Abad sadece Carlos Sainz Jr hakkında görüştüklerini söylerken, konuyla ilgili Red Bull kaynakları Alonso konusunun önlerinde olduğunu ve İspanyol pilotla ilgilendiklerini belirtiyor. Bu herkesi biraz şaşırttı çünkü Red Bull takımı Alonso'nun yıllarca daha Ferrari ile kalacağına inanıyordu.
Bu nedenle aynı görüşmenin iki farklı açıklaması var elimizde. Gerçek ise muhtemelen ikisinin arasında bir yerde.
Sporun en büyük yıldızlarından birinin menajeri, gelecek sene için boş koltuğu bulunan en başarılı takımın patronu ile görüşürse bir noktada, gelecekleri ile ilgili görüş bildirmeleri de kaçınılmaz olarak düşünülebilir.
Vettel'i elinden kaçıran Alonso yine mutlu değil
Aslına bakarsanız, bunu konuşmamaları sürpriz olur. Eğer Abad, Alonso'nun Ferrari kontratındaki gerçekleri Red Bull'a anlatmayıp, Horner'ın Alonso'nun kesinlikle takımında kalacağını düşünmesine izin verseydi, bu işi yapmasın daha iyi diyebiliriz.
Hangi koltukların boşta olduğunu bilmek ve kendi pilotlarının gerçek durumunu açığa çıkarmak bu padoktaki her menajerin görevidir. Tıpkı her takım patronunun hangi pilotun pazarda olduğunu bilmesi gerektiği gibi.
Ancak bir pilotun teoride pilot pazarında olması ile bir koltuk için tüm gücüyle zorlaması arasında büyük fark vardır. Paranın müdahil olduğu her şeydeki gibi bilgi güçtür. Her şeyin birbirine sıkı sıkıya bağlı olduğu F1 dünyasında, insanlar ellerindeki bilgiyi daha fazla güç elde etmek adına kullanmak için fırsatları kollarlar.
"Eğer düşmanınızı kontrol edemezseniz, o sizi kontrol edecektir."
"Alonso Ferrari'den ayrılmak istiyor" başlıklı haberlerin Maranello'da sorunlar yaratacağını bilen Red Bull, hikaye ortaya çıktığında asla üstünü kapatmayacaktı elbettte.
Rakibinin bu konuda biraz sorun yaşaması işine gelecektir. Bu şekilde Red Bull, Kimi Raikonen ve menajerine de 2014 Red Bull görüşmelerindeki talepleri konusunda gerçekçi ve makul olmalarını gerektiğini hatırlatacaktır. Çünkü Red Bull'un başka seçenekleri de vardır.
Ferrari momentumunu koruyamadı
Alonso için söylentileri ortada bırakmak kendisinin ve çabalarının her koşulda garanti olarak görülmemesi gerektiği gerçeğini takıma hatırlatacaktır. Takımın bir görevi de şampiyonluk için onun ihtiyacı olanı ona sağlamaktır. Ferrari'nin şu anda şampiyonada zor bir durumda olduğu düşünüldüğünde bunun önemi daha büyüktür.
Alonso'nun pazar akşamı televizyona verdiği demeçlerde doğum gününde ne istediği sorulduğunda yarı şaka yarı gerçek bir biçimde 'diğerlerininki gibi bir araç' istediğini söylerken de niyeti bu söylediğimizden farklı değildi.
Elbette bu söylentilerin yorumlanışı ve Red Bull'un da işin içinde olması, Luca di Montezemolo'yu modern zamanların en ilgi çekici açıklamalarından birini yapmaya itti.
"Belirli bir silaha ya da başka bir şeye özel bir düşkünlüğünüz olmasın. Bir şeyin çok fazla olmasının yetersiz olmasından farkı yoktur. Kimseyi taklit etmeden, kendinize uygun silahlara sahip olun."
Düşüş yaşadıkları zamanlarda tüm pilotlar, Red Bull gibi baskın bir otomobilde olmanı hayalini kurarlar. Alonso da farklı değil. Geçmişte buna çok yaklaştığı da olmuştu.
Bu gibi düşünceler 2013 sezonunda hayal kırıklığı yaşadığı anda gün yüzüne çıkmış olabilir. Malezya ve Bahreyn'de kaçırılan fırsatlar oldu, Britanya'daki güncellemeler bekleneni vermedi, rüzgar tüneli sorunları devam ediyor ve bir de lastikler konusundaki politik çatışmalar var.
Malezya'daki kaza Alonso'nun ilk sorunlarındandı. Ferrari onu içeri almalı mıydı?
Ancak Alonso, Ferrari'nin işleri yoluna sokma potansiyeli olduğunu biliyor. Bu sene saf hızıyla yarış kazandı ve bunu tekrar yapabilir.
Alonso'nun daha önce de kullandığı bir taktiği; 2006 şampiyonasında Alonso'nun Renault'da kendisini yalnız hissettiğini hatırlayın. Bu durumun yeniden ortaya çıkması şüphesiz zor değil. Eli kulağında belki. Ayrılmak istemiyor, Ferrari'nin kendisiyle birlikte başarıya ulaşmasını istiyor.
Alonso 2006 şampiyonluğunu kovalarken takımını büyük baskı altında bırakmıştı
Fernando gelecekte umudunu kaybedip, başka yerler aramaya başlayabilir ama bunun zamanı bugün değil. Aynı şekilde Red Bull da Alonso/Vettel ikilisinin yürümeyeceğinin farkında.
Ferrari James Allison ile anlaşarak teknik alandaki güçsüzlüğünü gidermek niyetinde. Aynı zamanda Pat Fry'ın takımdaki görevlerini de yeniden düzenleyerek her iki teknik adamdan da maksimum performansı almak istiyor.
Bu seneki tüm test tartışmalarına rağmen takım geçtiğimiz haftalarda simülatör çalışmalarını düzenlemek amacıyla Magny-Cours'ta 2011 aracıyla test yaptı. İşte Alonso'nun görmek istediği çabalar da bunlar.
"Bir savaşçının kayatta kalmasının tek nedeni savaşmasıdır, savaşmasının tek nedeni ise kazanmaktır."
Bundan sonra insanlar Ferrari ve Alonso hakkında ne söylerlerse söylesinler, reddedilemeyecek tek bir gerçek var... Ne Ferrari, Alonso ile şampiyon olmaktan başka bir şey istiyor, ne de Alonso Ferrari ile şampiyon olmaktan başka.
İşte tüm hikaye burada başlıyor ve bitiyor.
Jonathan Noble