Red Bull, Bahreyn F1 sezon öncesi testlerinin ardından istediklerini tam olarak elde edemediklerini açıkça itiraf etti ve şu anda Ferrari ve McLaren’ın daha hızlı göründüğünü söyledi.
Değişken hava koşulları, can sıkan dayanıklılık sorunları ve tam anlamıyla temsil edici bir yarış simülasyonu gerçekleştirememesi, Red Bull’un zorlu bir test süreci geçirmesine neden oldu.
Padoğun genel kanısı, McLaren’in sezona favori olarak başladığı yönündeyken, Red Bull bu durumu inkâr etmiyor. Takımın testler sonrası yaptığı açıklamalar, planlanan gelişim yönünün beklenen etkiyi yaratmadığını ortaya koyuyor.
Ancak Red Bull’da tam anlamıyla bir panik havası yok. Çünkü sorun, aracın temel tasarımında bir hata yapılmış olması değil, RB21’in potansiyelinin henüz tam olarak ortaya çıkarılamamasıyla ilgili görünüyor.
RB21’in Testlerdeki Sorunları
Red Bull’un Bahreyn’de yaşadığı sıkıntılar, geçtiğimiz yıla kıyasla çok daha dikkat çekici oldu.
2024 sezonu öncesi Red Bull, testlerde mükemmel bir başlangıç yapmış ve sezonun ilk yarısında rakiplerine büyük üstünlük kurmuştu. Ancak bu yıl, işler daha karmaşık görünüyor.
Red Bull’un teknik direktörü Pierre Wache, The Race’e yaptığı açıklamada testlerde yaşanan sorunları şöyle değerlendirdi:
“Araçtan beklediğimiz bazı geri bildirimleri aldık. Geçen yıla göre daha dengeli bir karakteristik var, ancak potansiyelini tam olarak kullanma konusunda hâlâ çalışmamız gerekiyor. Şu an için aracın dengesini sağlamak zor, ancak farklı çözümler deniyoruz.”
Özellikle testlerin ikinci gününde, aracın ideal ayarlarını bulmakta zorlandıklarını söyleyen Wache, rekabet gücü hakkında net bir değerlendirme yapmanın şu an için güç olduğunu belirtti.
RB21 Hakkındaki Yanılgı: Aracın Gerçekten Ne Kadar Farklı Olduğu
Red Bull’un Bahreyn’deki formu hakkındaki kafa karışıklığının temel nedeni, RB21’in dış görünüşüyle ilgili yanlış bir algıdan kaynaklanıyor.
Aracın ilk görüntüleri paylaşıldığında, RB20’ye neredeyse birebir benzediği düşünüldü. Ancak testlerde detaylar incelendikçe görünürde büyük farklar olmasa da, aracın yapısında önemli değişiklikler olduğu anlaşıldı.
Red Bull, RB21’in özellikle görünmeyen bölümlerinde, yani tabanında ve hava akışını etkileyen kritik noktalarda büyük revizyonlar gerçekleştirdi. Bunun yanında ağırlık azaltma çalışmaları da gözle görülür değişiklikler olmadan yapılan önemli bir gelişim alanı oldu.
Wache, RB21’in RB20’ye kıyasla daha büyük bir konsept değişimi içerdiğini belirtiyor:
“RB19’dan RB20’ye geçerken araçta büyük bir şekil değişikliği oldu, ancak temel konsept aynıydı. Ancak RB21 ile hız kazanma yöntemimiz tamamen farklı.”
Bu değişimin temel amacı, aracın performans penceresini genişletmek oldu. RB20, çok dar bir çalışma aralığına sahipti ve bu yüzden belirli pistlerde zorlanıyordu. Yeni araç ise daha geniş bir operasyon alanına sahip olacak şekilde tasarlandı.
Fakat bu tür bir konsept değişimi, aracın nasıl ayarlanacağını sıfırdan öğrenmeyi gerektiriyor.
Avustralya Öncesi Belirsizlik
Red Bull, Bahreyn’de bu yeni sınırları belirlemeye çalıştı ancak beklenen ilerlemeyi kaydedemedi.
Pierre Wache, sürecin zaman aldığını ve henüz araçtan maksimum verimi almadıklarını şu sözlerle açıkladı:
“Rekabetçi olmak için aracın potansiyelini tam olarak kullanmayı öğrenmemiz gerekiyor. 2025’te yaptığımız değişiklikler, bize daha fazla dengeleme seçeneği sunuyor, ancak en iyi seçeneği belirlemek zaman alıyor.”
Red Bull, Bahreyn’de simülasyonlardan çok aerodinamik analizlere ve araç ayarlarına odaklandı. Testlerin son anına kadar farklı çözümler denendi, ancak net bir sonuç alınamadı.
Sonuç olarak, Red Bull 2025 sezonuna “avlanan” taraf olarak başlıyor, ancak mücadeleyi bırakmış değil.
“Şu an için yeterince hızlı görünmüyoruz, ama ilerleyen süreçte göreceğiz. Şu an McLaren ve Ferrari bizden daha hızlı görünüyor.”
trf1.net