BMW'nin alt markalarından olan MINI, 2001 yılında yeni nesil yüzünü gösterdiğinde Avrupa pazarında retro tasarım anlayışının yükselişini de başlatmış oldu. Firmanın temkinli bir şekilde ilerlediği bu dönemin ardından ikinci nesil modeller ve bu araçların çeşitlemeleri de sırayla bizlerle tanışmaya başladı.
Daha önce testini yaptığım Coupé ile birlikte üzeri açılan versiyonu Roadster, daha çok sportif tat almayı isteyen müşterileri hedeflerken Clubman ve Countryman gibi araçlar da aileleri hedef almaya başladı. Paceman ile büyümeyi sürdüren MINI gamının en büyük ve kasası için konuşursak en güçlü modelini sizler için test ettim.
Dış Mekan
MINI markasının yeni nesil modellerde en çok dikkat çeken özelliği geçmişe göndermeler yapan tasarımı. Üç kapılı MINI modellerini andıran detaylarla bu özelliğini koruyabilen Countryman bir de John Cooper Works logosuna sahip olunca dikkatleri üzerine çekmesi uzun sürmüyor.
4.133 mm boya, 1.789 mm genişliğe ve 1.549 mm yüksekliğe sahip olan aracın gövde ölçülerinde diğer Countryman modellerine göre farklılıklar olsa da 2.595 mm'lik aks mesafesinde değişiklik yok.
Üç kapılı kardeşinin hormonlu bir versiyonuna benzeyen aracın dört bir yanında yer alan John Cooper Works logoları sportif köklerini ele veriyor. Cooper S modellerinde de kullanılan ek hava girişlerine sahip ön tamponunun altına plastik splitter ekleyen MINI kaputun üstünde bir bombeye yer vermiş.
Siyah gövdeyle kontrast oluşturan kırmızı renkli tavan ve yan aynalara kapılar, kaput ve bagaj kapağında yer alan kırmızı şeritler eşlik ediyor. 18 inç çaplı jantların da bir kısmını siyaha boyayan MINI yan etekleri de kalınlaştırmış. Krom paketine sahip olan test aracında camların alt kısımları, far, stop ve ön panjur çerçeveleri kromajlı.
Arkadan bakıldığında da dinamik bir görünüm sunan otomobilde oldukça kalın çıkışlara sahip egzoz sistemi, difüzör ve spoiler gibi detaylar bulunuyor. Konu detaylardan açılmışken JCW logolu fren kaliperlerinin de kırmızıya boyandığını belirteyim.