2017 sezonu yarın koşulacak olan Avustralya GP’si ile resmen başlayacak. Albert Park takvime girdiği 1996 yılından beri 2006 ve 2010 yılları dışında kesintisiz bir şekilde açılış yarışlarına ev sahipliği yaptı. Bu yarışlarda birçok dikkat çekici olay yaşanırken biz bunlardan 6 tanesini sizler için derlemeye karar verdik.
İlk Yarış İlk Pole Pozisyonu
Avustralya Grand Prix, Melbourne, 10 Mart 1996.
2017 Avustralya GP’si bir Kanadalı’nın ilk yarışına ev sahipliği yapacak; Lance Stroll. Tabii bundan tam 21 sezon önce bir efsanenin oğlu olan ve yine genç bir Kanadalı olan Jacques Villeneuve de F1 kariyerindeki ilk yarışına Albert Park’ta çıkmı ve ne tesadüftür ki buna tıpkı Stroll gibi Williams’la imza atmıştı. Buraya kadar her şey normal, fakat Jacques Villeneuve henüz çıktığı ilk sıralama turlarında aracın da yardımıyla pole pozisyonunu kazanmayı başarmıştı. Tarihte, F1 Dünya Şampiyonası’nın ilk yarışı 1950 Britanya GP’si ve Indy 500 yarışları dışında bunu başarabilen sadece 2 pilot daha var.
Cumartesi günkü etkileyici performansının ardından Pazar günü de durmaya niyeti olmayan Jacques Villeneuve, yarışı kazanamasa da ilk yarışında kürsüye çıkmayı başardı. Bakalım yarınki yarışa son sıradan başlayan Lance’in şansı yaver gidecek mi? Şimdilik pek söz konusu değil.
Çıktığı ilk yarışta pole pozisyonu kazanan diğer pilotlar; Mario Andretti 1968 ABD GP, Carlos Reutemann 1972 Arjantin GP.
Takım Emri Yerine Centilmenlik Anlaşması
F1’deki takım emirleri düşünüldüğünde akla gelecek son ekiplerin başında her zaman McLaren gelmiştir. Ekip, Senna-Prost ve Hamilton-Alonso dönemlerinde takım emri uygulamayarak taraftarların oldukça ateşli takım içi rekabetini izlemelerine olanak sağlamıştı. Bununla birlikte takvim yaprakları 8 Mart 1998’i gösterdiğinde McLaren’de birtakım tartışmalı olaylar cereyan etti.
Yarışa ilk iki sıradan başlayan McLaren pilotları Mika Hakkinen ve David Coulthard, yarışın 36’ıncı turuna kadar sorunsuz bir şekilde pozisyonlarını koruyarak gelmeyi başardılar. Ancak 36. turda Mika Hakkinen bir telsiz mesajını yanlış anlayınca pite girdi ve radyo çağrısını yanlış anladığını fark edince pit yolunu direk geçti. Buna rağmen Hakkinen, birinciliği takım arkadaşı David Coulthard’a bırakmak zorunda kaldı. Yarışın bitimine birkaç tur kala David Coulthard, Mika Hakkinen’in kendisini geçmesine izin verdi. Yarış böylece bitti, ancak tartışmalar değil.
Yarıştan sonra, Coulthard ve Hakkinen’in yaptıkları centilmenlik anlaşmasıyla yarışın ilk iki sırada bitirilmesinin kesin olması durumunda ilk virajı önde dönen pilotun yarışı kazanmasına izin verme konusunda anlaştıkları ortaya çıktı. McLaren ve Coulthard ağır şekilde eleştirildi ve olay Dünya Motor Sporları Konseyine taşındı. Konseyden çıkan karar şuydu, “gelecekte rekabetin menfaatlerine olumsuz etki edecek herhangi bir davranış, Uluslararası Spor Kanununun 151c maddesine göre ağır bir şekilde cezalandırılmalıdır.
Takım emri üzerindeki tartışmalar Ferrari’nin 2002 Avusturya GP’sinde imza attığı rezilliğin ardından tamamen yasaklanmış ve geçtiğimiz yıl tekrar yasal hale gelmişti.
İlk Tur Draması
2002 Avustralya GP’sinin startı 1998 Belçika GP’si kadar kanlı olmasa da oldukça kırıcı bir yarış başlangıcına neden oldu. Yarışa 3. sıradan başlayan Ralf Schumacher, oldukça iyi bir startın ardından abisi Michael’i geçerken ilk viraj öncesinde liderliği almak için Barrichello’yla mücadeleye girişti. Fakat evdeki hesap çarşıya uymadı ve Rubens Barrichello’nun aracını bir mancınık gibi kullanan Ralf, soluğu çakıl alanda bulurken ilk virajı da karıştırmayı başardı. Bu olayın akabinde arka tarafta Fisichella’nın başını çektiği bir grup daha kazaya karışınca tam tamına 8 pilot yarışa henüz ilk turda veda etmek zorunda kaldı.
Bahtsız Jenson
Nigel Mansell’dan sonra İngilizler’in büyük bel bağladığı Jenson, kendisinden beklenen başarılara ulaşmak için çok uzun süre beklemek zorunda kaldı. 2006 yılında Commonwealth oyunları yüzünden sezonun 3. yarışı olarak koşulan Avustralya GP’sinde pole pozisyonu Jenson Button’ın oldu. İngilizler her zamanki gibi Jenson’ın ilk galibiyeti mi gelecek sorularını sıralarken, umutlar başka baharlara saklanmak zorunda kaldı ve Jenson yarışı bitirmesine metreler kala Honda motorunun patlaması üzerine büyük bir hayal kırıklığına uğrayarak yarıştan eli boş ayrılmıştı.
Kimi Raikkonen’in İlk Ferrari Zaferi
2006 yılında 7 kez dünya şampiyonu Michael Schumacher’in emekli olmasının ardından uzun yıllar McLaren’de yarışan Kimi Raikkonen Scuderia’ya katıldı. Yeni bir takımla çıkılan bir yarış hafta sonunda daha iyisi elde edilemez desek yanılmış olmayız. Fin pilot, 2007 Avustralya GP’sinde pole pozisyonunu, en hızlı tur zamanını ve yarış galibiyetini elde ederek Ferrari’ye hat-rick* ile merhaba diyerek yeni takımındaki kariyerine mükemmel bir şekilde başlamıştı. Kimi Raikkonen, aynı zamanda 1989 Brezilya GP’sinde Nigel Mansell’in Ferrari’yle ilk yarışında elde ettiği galibiyetin ardından bunu başaran ilk pilot oldu. Daha sonra 2010 Bahreyn GP’sinde Alonso da çeteye katılmayı başarmıştı.
* Bir yarış hafta sonunda pole pozisyonu, en hızlı tur ve yarış galibiyetini elde eden pilot hat-rick yapmış sayılır. Bu 3 istatistiğin üzerine bir de tüm turların lider gidilmesi halinde grand chelem yapılmış olur.
Ricciardo’nun Geçici Pol Pozisyonun Sarhoşluğu
Her pilot için kendi seyircisi önünde çıktığı yarışın yeri ayrıdır. 2014 Avustralya GP’sine Red Bull ile çıkan Daniel Ricciardo, ekibin kış döneminde yaşanan sorunları halletmesinin ardından sıralama turlarında daha önce bir Avustralyalı pilotun hiç olmadığı kadar başarılı olmayı başarmıştı. Islak zeminde koşulan sıralama turlarında Lewis Hamilton oyunu bozup pole pozisyonunu elde edene kadar “Honey Badger’ın” elde ettiği geçici pole Viktoryalı seyircileri mest etmeye yetmiş de artmıştı bile.
Bizim aklımıza ilk bakışta bu hatıralar geldi. Sizin de önemine dikkat çekmek istediğiniz anılar varsa bizlere yorumda bildirin…