Formula 1'de kirli hava etkisi, 2025 sezonunda geçişleri zorlaştırarak yarışları sıralama temposuna mahkum ediyor.
2025 Japonya GP’si, düşük lastik aşınması ve geçiş fırsatlarının yok denecek kadar az olması nedeniyle tarihteki unutulmaz yarışları arasına giremeyecek. Ancak bu tablo yalnızca Suzuka’ya özgü değil; F1’in mevcut aerodinamik yapısı, kirli hava sorununu yeniden gündeme taşıyor.
2022’de yürürlüğe giren yeni teknik kurallar, araçların birbirini daha rahat takip etmesini hedeflemişti. 2021 verilerine göre 10 metre gerideki bir araç %47’ye kadar yere basma kuvveti kaybederken, yeni nesil araçlarda bu oran %18’e kadar düşürülmüştü. Ancak takımların performans geliştirme çabaları, bu avantajı zamanla etkisiz hale getirdi.
Özellikle ön kanat, zemin kenarları ve arka kanat tasarımlarında bulunan boşluklardan hava yönlendirmeleri, yine yüksek seviyede türbülans yaratmaya başladı. Bu durum, arkadaki aracın yere basma kuvveti kaybına uğrayıp daha fazla kaymasına ve lastiklerini daha çabuk tüketmesine yol açıyor.
McLaren takım patronu Andrea Stella konuyla ilgili şöyle konuştu: “Sonuçta her geçen gün daha fazla aerodinamik yere basma kuvveti ekliyoruz, bu da önde giden aracın arkasından gelenler için kayıpları artırıyor. Çin’de Hamilton önde olduğunda lastikler ufalanmaya başlasa bile tempoyu koruyabildi. 2026 kurallarının bu duruma bir 'resetleme' getirmesi mümkün çünkü bu araçlar artık tamamen aero makinesine dönüştü.”
Yeni dönemde başlayacak aktif aerodinamik sistemler ve güç ünitesi destek üniteleri 2026 için umut verse de, 2025 sezonu boyunca kirli hava sorunu geçişleri zorlaştırmaya devam edecek gibi görünüyor.
tr.motorsport.com