James, hayattan keyif alan biriydi ve asla kibirli davranışlarda bulunmak hatasına düşmedi. James, “Hunt the Shunt” -F3’teki korkunç kazalar dizisi yüzünden kendisine takılan- lakabını üzerinden attığında Grand Prix arenasına çıkmaya imkan buldu. Hemen ardından Lord Hesketh’in bağımsız F1 takımına katıldı ve Zandvoort’taki Hollanda GP’sini Lauda’nın önünde lider bitirdi.
1976’da McLaren takımına geçti ve Emerson Fittipaldi’nin mirasçısı olarak iyi bir sezon geçirdi. Britanya GP’sinde diskalifiye olmasının ardından şampiyonluk mücadelesini bırakmadı. Lauda’nın Nurburgring’deki kazası sebebi yokluğundan yararlanan Hunt, Fuji’deki son yarışa kadar şansını korudu. Yarışı üçüncü sırada bitirdi ve Lauda’yı bir puanla geride bırakarak şampiyon oldu.