Çifte şampiyon Fernando Alonso, 2009 sezonu başlamadan iki ay kadar önce gerçekleşen bir uçak kazasının merkezindeki isimdi... ya da öyle düşünülüyordu.
2008 sezonu öncesi McLaren'dan ayrıldıktan ve Renault'a döndükten sonra karışık bir yılı geride bırakan Alonso, zayıf denebilecek bir araçla şampiyona beşincisi olmuş, iki de galibiyet alarak büyüklüğünü bir kez daha gözler önüne sermişti.
Sezonun stresini atmak için yılbaşında eski eşi Raquel del Rosario ve dönemin Renault takım patronu Flavio Briatore ile Kenya'ya giden ve sonraki birkaç günü burada geçiren Alonso, 5 Ocak günü saat 18.00 civarı uçağa atladı ve İspanya yollarını tuttu.
Kalkıştan sadece birkaç dakika sonra İtalyan basınının önemli gazetelerinden Corriere Dello Sport şok bir haber yayınladı; Alonso'nun uçağı kalkış esnasında kanadını bir binaya çarpmış ve kaza yapmıştı, Alonso'nun, ailesinin ve pilotun durumu ise iyiydi.
Bu haber kısa süre içinde bir Renault sözcüsü tarafından da doğrulandı, Eurosport ve Crash.net gibi önde gelen yayın organlarında da yer buldu.
Renault sözcüsünün açıklamasında "Fernando bir uçak kazasına karıştı ama o ve ailesi iyi durumda. Uçağı bir binaya dokundu ve kanadına zarar verdi."
"Bu nedenle ailecek Avrupa'ya dönüşlerini ertelemek zorunda kaldılar, şu anda uçaktalar. İşler daha dramatik bir hal almadığı için elbette memnunuz." ifadeleri yer aldı.
Durum kısa süreli bir kargaşaya yol açtı, ta ki Alonso'nun menajeri bir açıklama yapana ve olayı yalanlayana dek!
Olaydan yaklaşık üç saat sonra konuşan menajer Luis Garcia Abad'ın açıklamasında, "[Fernando'nun bineceği] uçak park halindeyken darbe almış gibi duruyor, ancak Fernando uçağın içinde dahi değildi."
"Hiç önem vermediğimiz bir olaydı, kaza olarak bile nitelendirilemez. Dolayısıyla tüm bu kargaşa bizi şaşırttı." ifadeleri yer aldı.
O dönem sosyal medyanın pek de yaygınlaşmadığı ve haberlerin günümüzdeki kadar anlık alınamadığı da düşünülürse, bu olayın iki saatliğine de olsa bir infial yarattığı söylenebilir.
tr.motorsport.com