Kevin Magnussen Formula 1 tarihinin en uzun süreli yarış yasağı tehdidiyle karşı karşıya.

F1'in 2014'te yürürlüğe giren ceza puanı sistemi kapsamında, şu ana kadar bazı isimler 12 puan ve bir etkinlik için otomatik uzaklaştırma eşiğine yaklaştı. Daniil Kvyat 2017'de, Lewis Hamilton 2020'de ve Pierre Gasly ise geçen yıl bu tehdidi yaşadı. Ancak sınıra yakın oldukları süre her durumda sadece birkaç ay sürdü.

27 yıl geriye sarıldığında Jacques Villeneuve, yarış öncesi ısınma seansında sarı bayraklar altında çok hızlı sürdüğü 1997 İtalya Grand Prix'sinde aldığı ertelemeli yarıştan men cezasıyla 9 yarışa çıkmak zorunda kaldı.

O zamanki takvimin farklı uzunluğu göz önüne alındığında bu aslında dokuz aylık bir yaptırımdı. Williams'ın Japonya GP'sindeki cezasına yaptığı itirazı üç yarış sonra geri çekme kararı, bu sonucun kaybedilmesi ve riskin ortadan kaldırılması anlamına geliyordu.

Magnussen'in Haas'la bu yıl yenilenecek sözleşmesiyle 2025 sezonuna başlayacağını varsayarsak 11 aylık bir bekleyişi var.

Bu da, 2024'te Logan Sargeant'ın Çin GP'sinde pit çıkışında güvenlik aracı altında yanlışlıkla sollama yapması gibi zararsız bir olayın bile yasağı tetikleyebileceği toplam 17 yarış anlamına geliyor.

Geçtiğimiz hafta sonu Imola'da ilk kez bu tehditle karşılaşan Magnussen bunu nasıl karşıladı?

Motorsport.com'a verdiği özel röportajda Magnussen, "Bunu düşünmedim. Hâlâ zorlamaya devam etmeliyim yoksa önümüzdeki 20 yarışı etrafta gezinerek geçiririm. Bunu yapmayacağım. Bu da mantıklı değil." şeklinde cevap verdi.



Magnussen, bu duruma nasıl düştüğünü sorgularken, davasını nasıl ortaya koyduğuna atıfta bulunuyor. Perşembe öğleden sonra Monako'nun sırılsıklam olmasının ardından Haas karavanında onunla konuştuk. Danimarkalı her zamanki gibi kusursuz. Ve burada da açık sözlü.

Imola'da rakiplerini daha fazla geride tutma hissinin Haas kokpitinde gerçek olup olmadığı sorulduğunda, "Miami'de Lewis'le yarışımla karşılaştırırsanız, herhangi biriyle yarışabileceğim kadar sertti" diyor ve bu noktaya kısmen Miami sprintinde Hamilton'a karşı aşırı defansif yarışarak takım arkadaşı Nico Hulkenberg'in pozisyonunu korumaya çalışma kararıyla geldiğini söylüyor.

Magnussen, Haas'ın Miami'de kendisinden bunu yapmasını istemediğini, ancak sezonun başında Cidde'de benzer bir durumla karşılaştığını kabul ediyor. Bu durumun Amerikan ekibi içinde gerginliğe yol açtığı öne sürülüyor.

Magnussen, "[Ama] bunun nedenlerini ve dinamiklerini anladığınızı düşünüyorum. Imola'ya gidip o adamları yakalamam ve puan almam mümkün görünüyordu, bu yüzden orada çılgınlık yapmama gerek yoktu."

"Bu benim alışkanlığım değil. Artıları ve eksileri tartmaya çalışıyorum ve mantıklı olduğunda yapıyorum, mantıklı olmadığında yapmıyorum. En azından deniyorum." dedi.

Magnussen Monako'da geçirdiği 15 dakika içinde, yaşadığı uzun ikilemden hem pişmanlık duyuyor hem de meydan okuyor gibi görünüyor.

Olaylar Cidde'de Tsunoda ve Alex Albon'a karşı sürüşüyle başladı. Albon'la çarpışması ona 3 ceza puanı getirirken, o dönemde bu pek önemli değildi ancak bu ayın başında Miami'de Hamilton ve Sargeant ile çarpışmasıyla risk dramatik bir şekilde arttı.



Magnussen, "Bu yıl puan kazanamasam da yine de bunun için mücadele etmeye değecek birkaç durum oldu çünkü takım olarak hâlâ puanlar için oyundaydık ve pistteki konumum o yarışlarda nasıl puan alacağımızı etkiliyordu."

"Dolayısıyla, yaptığım herhangi bir şeyden pişman olduğumu söylemek zor... Bu oyunu oynamayı sevmiyorum ama aynı zamanda her zaman kurallar dahilinde kalmaya çalışıyorum. Bazı adamlarla gerçekten çok sıkı dövüşmeye çalışsam ve sınırı aşsam ve ceza alsam bile. O zaman cezayı kabul ediyorum."

"Kuralların bu durum için doğru olup olmadığına dair bir soru var, bunu kesinlikle anlayabiliyorum ve nasıl daha iyi olabileceğine dair fikirlerimi söyledim. Kurallarla ilgili bir sorun olduğunu görüyorum ama kuralları ben koymadım. Oyunculardan nefret etmeyin. Bu sadece böyle." dedi.

Tıpkı Imola'da yaptığı gibi Magnussen, F1 yetkililerinin bunun yerine ABD'deki 2021-2022 IndyCar ve spor otomobil yarışlarında karşılaştığı "bırakın yarışsınlar" yaklaşımını benimsemelerini önerdi. Magnussen ayrıca F1'in yarış kurallarında 2024 yılında yapılan güncellemenin mantığını da sorguluyor.

Bunlar bu sezon çok daha kapsamlı ve karmaşık hale getirildi. Magnussen'in Miami GP'de Sargeant'a karşı yaptığı gibi, dışarıdan sollama girişiminde bulunan sürücüler söz konusu olduğunda, atak yapan sürücünün her zaman pist sınırları içinde kalması gerektiği düşüncesi doğal olarak savunmadaki sürücünün özellikle işbirliği içinde olmasını gerektiriyor.

Bu nedenle Magnussen, "Kurallara öyle bir şey koymuşlar ki, eğer dış taraftaki sürücünün size doğru dönmesine izin verirseniz, eğer ondan önceki adımlar belli bir şekildeyse, o zaman size doğru dönebilir (ellerini birbirine vuruyor) ve siz de ceza alırsınız."

"Sağduyu nerede? İçgüdü nerede? Tüm bu kurallara neden ihtiyacımız var? Bırakın yarışalım ve içgüdülerimizi kullanalım - hepimiz yarışı bitirmek istiyoruz, hepimiz mantıklı olmak istiyoruz." dedi.



Ancak bu noktaya böylesine tartışmalı bir şekilde gelmiş olması, Magnussen'i bir bakıma daha iyi hissettiriyor. Bu sayede tarihi F1 riskini hiçbir yarışı kaçırmadan atlatabileceğini umuyor.

"FIA ile yaptığım bazı konuşmalarda onları daha iyi anlıyorum. Kurallar hâlâ hoşuma gitmiyor. Ama bu aynı zamanda ellerinden gelenin en iyisini yapmaya çalıştıkları bir şey."

"Sanırım bu süreçte ben de bir şeyler öğrendim. Bazı konularda farklı bir tutum takındıklarını, bazı şeyleri açıkladıklarını düşünüyorum, bu da muhtemelen bundan daha önce olduğundan daha iyi kaçınabileceğim anlamına geliyor."

"Ancak yine de kazara bir şey yaparsam [men cezası alacağım] bir durumla karşı karşıya kalabilirim."

tr.motorsport.com