Formula 1 hayatımıza yaklaşık 70 sene önce girdi ve bu 70 senede bir sürü korkunç, değişik ve absürt istatistikler kaydedildi. İşte karşınızda WTF1.com’un derlediği ‘Formula 1’in En Korkunç Ve Tamamen Gerçek 10 İstatistiği’
Eddie Irvine Neredeyse Şampiyon Oluyordu
Hayır, bu eski gelin alma masallarından değildi, Irvine gerçekten de kazanmak için yaklaşmıştı. 1999 yılında Michael Schumacher Silverstone’daki kazada bacağını kırdı ve Mika Hakkinen, şampiyonluğu Irvine’a vermek için elinden gelenin en iyisini yaptıysa da Irvine o sezon şampiyon olamamıştı.
O sezondaki dört galibiyetinden birisinde ciddi derecede mücadele etmişti, diğer ikisinde ise takım arkadaşları tarafından hediye edildi. Sonunda, Hakkinen iki puan önde şampiyonluğa ulaşmıştı ve Irvine, Schumacher’in takım arkadaşları arasında buraya kadar gelebilen yegane pilottu.
McLaren Yüzyıllardır Markalar Şampiyonu Olamıyor
Hepimiz, son üç yıldır McLaren-Honda’nın ne kadar kötüye gittiğini biliyoruz ancak birçok fan halen McLaren’i F1’in en büyük ve en iyi takımlarından biri olarak görüyor. Ancak, yarış kazanmasından bu yana beş yıl geçti ve en son pilotlar şampiyonluğunu 2008’de Lewis Hamilton ile kazanırken, en son Markalar Şampiyonluğu’nu 1998’de kazandı.
Lance Stroll Pilotlar Şampiyonasında 10. Sırada
Bu korkutucu bir düşünce ancak sezon öncesi testlerde kazalarından dolayı sezon başında inanılmaz düzensiz görünüyordu ve genelde Felipe Massa tarafından sıralama turlarında denize dökülüyordu fakat şu anda şampiyonada 10. sırada yer alıyor ve sıralamada Felipe Massa, Nico Hulkenberg, Romain Grosjean, Fernando Alonso ve hatta Marcus Ericsson’dan önde bulunuyor.
Andrea Moda Bilerek Perry McCarthy’e Bozuk Araç Verdi
1992 yılında acayip şakacı bir takım olan Andrea Moda, Perry McCarthy’e belki de kariyerinde gördüğü en büyük eşek şakalarını yapmış olabilir. Öyle ki 1992 Silverstone sıralama turlarında pist kupkuru olduğu halde onu yağmur lastikleri ile gönderdiler. Ama bu şakacı takım durur mu? Aynı yılda Spa’da Eau Rouge’u dönerken, direksiyonu kırılmıştı. Garaja döndüğünde takım direksiyonun kırık olduğunu bildiklerini ve takım arkadaşının eski parçalarını onun aracına taktıklarını söylemişlerdi.
Ne şakacı takım ama değil mi?
Tarso Marquez Fernando Alonso’yu Yenmişti
Öncelikle bu bilgiyi benim gibi yeni öğrenen arkadaşlar varsa, gelin sarılalım. Brezilyalı pilot, 2001 yılında Minardi’de takım arkadaşı Fernando Alonso’yu geçip iki kez dokuzuncu oldu ancak Marques, sezon sonundan önce kovuldu ve yerine Alex Yoong getirildi. Marques’in F1 kariyeri de böylece son buldu.
Ya Flavio Briatore onu Alonso yerine Renault’ya terfi ettirmiş olsaydı? Ya Marques iki şampiyonluk kazanmış ve Alonso’nun sahip olduğu kariyerini kazanmış olsaydı ne olurdu? Ya da Alonso’nun takım telsizindeki birçok viral cümleleri kaçırdığınızı düşünün. Hayranlar olarak kaçırdığımız şeyler o kadar fazla olurdu ki! Ve kaçırdıklarımızdan daha korkunç bir şey yok, değil mi?
Vettel, Hamilton ve Alonso Podyumda Sadece 3 Kez Beraberdiler
Mevcut gridin en büyük üç pilotu sadece 3 kez beraber podyuma çıktılar. Bunlar: 2012 Amerika, 2013 Kanada ve 2013 Belçika’ydı.
Alberto Ascari’nin Babası İle Benzer Şekilde Ölmesi
1952 ve 1953 şampiyonu Alberto Ascari, diğer bir yarış pilotu Antonio Ascari’nin oğluydu ve ölümleri hakkında garip tesadüfler var. Her ikisi de 36 yaşında, sol hızlı virajlarda kaza yaptıktan sonra ve her ikisi de ayın 26’sında öldüler. İkisinin de 13 zaferi vardı ve ikisinin de eşi ve iki çocuğu vardı.
Alberto, Monako limanına düşen iki pilottan biri olarak da ünlüydü. Diğer pilot Paul Hawkins ise daha sonra Ascari’nin ölümünden 14 yıl sonra yine bir yarış kazasında öldü.
Ralf Schumacher Bir Zamanlar Kendini Dünyanın En İyi 3 Sürücüsünden Birisi Olarak Görüyordu
Ciddi ciddi Ralf Schumacher 2007’de -kariyerinin son ve en berbat yılında- Kimi Raikkonen ve Fernando Alonso ile birlikte sporun en iyi pilotundan biri olduğunu iddia etti.
Böyle vasat bir şoförün bu kadar yüksek bir görüş sahibi olduğunu düşünmek oldukça korkutucu bir şey. Eğer Schumacher ailesinin en iyi üçüncü şoförü olsaydı gerçekten doğru düşünmüş olurdu.
Nelson Piquet Jr. Neredeyse Yarış Kazanıyordu
2008 yılındaki kurallara göre, Güvenlik Aracı girdiği anda pit yolu kapatılır ve araçlar Güvenlik Aracı arkasında sıralandıktan sonra pit yolu açılırdı.
Bu kural kalktıktan sonra farklı stratejiler deneyip avantaj kazanamayan pilotlardan biri olan Timo Glock, Hockenheim’da kaza yaptıktan sonra Piquet Jr.’ın aniden önü açıldı ve yarışı lider bitirmeye sadece sekiz tur kalmıştı ancak Hamilton, kazanmak için onu geçmeyi başardı ancak bir anlığına herkes, cidden Piquet Jr.’ın yarışı kazanabileceğine ihtimal vermişti.
O yarışta 17. sıradan ikinci sıraya çıkmak takım için gerçekten bir başarıydı ve takım bu başarıyı Singapur’da çok güzel bir şekilde kullanmıştı.
Pastor Maldonado Yarış Kazandı
Fazla söze gerek yok sanırım.
;;;