Bravo 1.6 MultiJet Dualogic'in ardından bir Fiat testiyle daha karşınızdayım. Markanın ülkemizde yaklaşık 2 yıldır satmakta olduğu Punto Evo versiyonlarından birisi olan ve 1.4 litre hacimli benzinli motorla donatılan test aracım daha önce tanıttığım ve Fire isimli motoru kullanan 1.4 Dualogic modeline yaklaşık 30 beygirlik bir fark atabilen MultiAir üniteye sahip.
Bir önceki testimde yarı otomatik şanzımana sahip olan Punto Evo'nun kullandığım ilk manuel şanzımanlı versiyonu olan güncel test aracı bakalım Fiat'ın diğer manuel şanzımanları gibi iyi performans gösterebilecek mi.
Dış Mekan
Dışarıdan bakıldığında test ettiğim diğer Punto Evo modelinden çok az farkı olan aracın gövdesi bu araçla tamamen aynı özellikleri gösteriyor. Grande Punto'dan sonra en büyük değişikliğin yaşandığı ön kısımda farlar şeffaf camlı ve koyu zeminli seçilirken sis farlarının yeri ve şekli değiştirilmiş. Tamponu yeniden tasarlanan otomobilin logosu da ızgara üzerinden alınıp gövde üzerine konmuş. Yan kısmında, opsiyonel olarak sunulan yeni grafikler ve yeni jant seçeneklerinden başka büyük bir yeniliği olmayan aracın arka kısmında şeffaflaşmış ve LED teknolojisi kullanılan stoplar ile ön tamponla uyumlu bir şekilde yeniden tasarlanan arka tampon dikkat çekiyor. Punto Evo'nun bagaj kapağı, diğer hatchback Fiat modellerinde olduğu gibi markanın logosuna basılarak açılıyor. Bu arada dikkat çeken bir başka unsur da aracın opsiyonel donanımında bulunan ve çok şık görünen 17 inç çaplı jantları.
İç Mekan
Testini yaptığım diğer Punto Evo'dan neredeyse farksız olan bir başka kısım da yaşam alanı. Tasarımı, Grande Punto'ya göre değişmeyen direksiyon simidinin arkasında bulunan gösterge panelinin genel dağılımı aynı olsa da kadranlarda kullanılan yazı karakteri değişmiş. Konsol, baştan başa, dış mekan rengine kontrast oluşturan, delikli ve şık bir kaplamayla kaplanırken ön yolcu tarafına yerleştirilmiş olan ambiyans ışığı geçeleri hoş bir hava yaratıyor. Orta konsolun büyük kısmını parlak, piyano siyahına benzer bir kaplamayla donatan Fiat bu sayede daha elit bir görünüm elde etmiş. Konsolun üst kısmında Blue&Me Tomtom ünitesinin takılabildiği boşluk ve kapaklı bir saklama gözü bulunan otomobilin orta kısımda bulunan havalandırma ızgaraları bu bölümün hemen altına yerleştirilmiş.
Grande Punto'da görev yapan ızgaraların genel görünümünü sunan orta ünitelerin aksine kenarlarda bulunan havalandırma çıkışları dairesel olarak tasarlanmış. Merkezi kilit ve direksiyonun "City" modu gibi fonksiyonlara ulaşmanızı sağlayan düğmeler ve radyo kumandalarının yerleri değişmezken şekilleri oldukça değişmiş. Eskisinden biraz daha derine alınan klima kontrollerinde de işlev olarak bir yenilik bulunmazken tasarım çok daha kaliteli görünüyor. Bu bölümde dikkatimi çeken bir husus da Grande Punto'da olduğu gibi çift bölge için sıcaklık ayarı sunan klimanın artık tek üfleme alanı seçeneği sunması. Konsolun en altında bulunan bardaklığın yanında, eskiden torpido gözünde bulunan USB bağlantı noktası yer alıyor.
İki ön koltuk arasında sunulan kol dayanağının içerisinde bir saklama gözü bulunurken bu bölümün eğimi ayarlanabilip istendiğinde tamamen kaldırılabiliyor. Bütün kapılarının iç kısımlarında gözler sunan aracın ön kapı içlerinde pet şişe koymak için yerler de bulunuyor. Ortalama büyüklükte bir torpido gözüne sahip olan Punto Evo'nun yolcu kısmının sol tarafında fileli bir göz de bulunuyor. Yapısında bir değişiklik olmayan 275 litre hacimli bagajın hacmi, arka koltukların asimetrik olarak yatırılmasıyla 1.030 litreye ulaşabiliyor. Uzaktan kumanda ve arka kısımda bulunan Fiat ambleminden açılabilen bagaj kapağını içeriden açmak için Grande Punto'da orta konsola yerleştirilen düğmeyse kaldırılmış.
Konfor
Yenilenen koltuk döşemeleriyle birlikte artık daha yüksek yan destek sunan koltuklara sahip olan Punto Evo'nun sürüş konforu da artmış. Sert dolgulu koltuklar insanı yormazken arkada oturabilen üç kişi için üç noktadan bağlantılı emniyet kemerleri ve kafalıklar bulunuyor. Bu bölümdeki diz mesafesi de yeterli olan otomobilde boyu 1.80 metre olan dört kişi, dizleri etrafa değmeden yolculuk edebiliyor. Baş mesafesi de Grande Punto'da olduğu gibi geniş olan otomobilin hidrolik direksiyonunu yumuşatmaya yarayan "City" fonksiyonu kullanımı kolaylaştırıyor. Dört camın elektrikli açma-kapama kumandalarıyla birlikte aynaların kumandaları da şoför kapısının kolçağına yerleştirilirken bütün camlar tek dokunuşla açılıp kapatılabiliyor.
Standart donanımda sunulan ve bir önceki Punto Evo testinde değerlendirme şansı bulduğum 65 yanaklı lastikler konfora önemli katkı sağlarken bu seferki test aracında bulunan 45 yanaklı lastikler, 17 inç çaplı jantlar gibi sportifliği ön planda tutan cinsten. Süspansiyon sistemi de sert seçilen otomobilin tok yapısı, çukur ve kasis geçişlerinde kendisini özellikle hissettirse de bu tip yerlerden geçerken maksimum konforu isteyenlerin standart jant ve lastiklerden şaşmamasını öneririm.
Ses sistemi, bu seviyede bir araç için oldukça gelişmiş olan otomobilde CD ve MP3 çalınabiliyor. Opsiyonel olarak sunulan ses sistemine de sahip olan test aracının bagajında bir de subwoofer bulunuyor. Punto Evo'nun daha lüks otomobillerde görmeye alıştığımız bir donanımı da viraj içi aydınlatması. Tekerleklerin dönüş açısına göre sağ veya sol sis farını yakan sistem bu sayede karanlık viraj girişleri için ek aydınlatma sunuyor. Geceleri işinizi kolaylaştıracak bir diğer donanım da ön kapı kollarının loş bir ışıkla aydınlatılması. Karanlıkta kapı kollarının yerini kolayca bulmanızı sağlayan bu donanımla birlikte opsiyonel olarak sunulan ve istenildiği zaman devre dışı bırakılabilen kararan iç dikiz aynası da hayatı kolaylaştırıyor.
İşinizi kolaylaştıracak bir diğer unsur da aracın 6 ileri vitesli manuel şanzımanı. Beni tanıyanlar İtalyan otomobillerinin manuel şanzımanlarının sunduğu özellikleri sevdiğimi bilir. Debriyaj pedalı dibe yakınken yapılan kavrama, yolları belli, hafif kemikli geçen vitesler ve çok efor gerektirmeyen pedallar İstanbul trafiği gibi korkunç ortamlarda can dostunuz. Yol açılırsa kullanabileceğiniz hız sabitleme sistemi ve yokuş kalkışlarında kaymayı önleyen Hill holder opsiyonel olarak sunulan faydalı donanımlardan.
Sürüş
İşte testimize konuk olan aracın bir önceki modelden farklılaştığı yer. 1.4 litre hacimli motorun MultiAir olarak adlandırılan elektro-hidrolik emme supap zamanlaması kontrol mekanizması üniteye daha rahat bir çalışma karakteri sağlamış. Kolay devirlenen motor 6.500 d/d'da 105 beygir güç, 4.000 d/d'da 130 Nm tork üretebiliyor. 6 ileri vitesli şanzımanla uyumlu çalışan motorun devirlenme isteği yüksek olsa da 3. ve 6. vites oranlarının uzun seçilmiş olması bu viteslerden önce devirin normalden biraz daha yükseltilmesi gerekliliğini doğuruyor.
Düşük devirlerde tam gaz verildiğinde hoş bir hava emiş sesi çıkaran motor maksimum güç ve torkun verildiği devirlerden de anlaşılabileceği gibi yüksek devirli kullanımı seviyor. Egzoz sesi de etkileyici olan otomobil 4.000 d/d'ya kadar etkileyici bir performans sunmasa da bu noktadan sonra sanki başka bir araç karşınıza çıkıyor.
Boş ağırlığı 1.075 kg olarak açıklanan aracı otoyolda, 90-120 km/s aralığında sakin bir şekilde sürdüğünüz durumlarda ortalama yakıt tüketim değeriniz 6.5 litre/100 km'nin altına inebilirken şehir trafiğine de girildiğinde test ortalamamın 7.9 litre/100 km'ye ulaştığını belirtmeliyim. Ortalamanın, 77 beygir güç üretebilen motordakinden çok farklı olmaması bile MultiAir'in başarısını gösteriyor. Şehir içi trafiğinde elde edilen ortalama tüketim değeriyse haliyle oldukça farklılık gösteriyor. Sürekli ilk 3 viteste yüksek devirli sürüşler yaparsanız 10 litre/100 km ortalaması görebileceğiniz gibi çok tıkalı trafikte Start&Stop yardımıyla 6 litre/100 km'nin altına da düşebilirsiniz.
0'dan 100 km/s sürate 10.8 saniyede ulaşabilen aracın maksimum sürati olan 185 km/s'e ulaşması için uzun düzlükler gerekiyor zira hem 6. vites oranı uzun hem de aerodinamik yapı bu süratlerde işin içerisine ciddi şekilde giriyor. Bunun yanında iç mekanına yüksek süratlerde bile rahatsız edici rüzgar sesleri almadığını gördüğüm Punto Evo'nun sert süspansiyon sistemine rağmen garip sesler çıkarmayan konsolu da övgüye değer.
Yumuşak hamurlu Dunlop marka lastiklerin 205 taban ve 45 yanak ölçüleriyle birleşen 17 inç çaplı jantlar zaten etkileyici bir yol tutuş sunmak için çalışırken yardımlarına sert süspansiyon sisteminin yetişmesi ortaya dinamik sürüşleri destekleyen bir otomobil çıkarmış. Motoru çok güçlü olmadığı için yüksek süratlerde zorlanması zor olan sistemin zevki virajlı ve yavaş yollarda alınabiliyor ki sürekli vites değiştirmeyi gerektiren bu tip yollar çok beğendiğim şanzıman için de gayet uygun.
Donanım-Fiyat
Fiat modellerinin genelde başarılı oldukları bu kategori Punto Evo 1.4 MultiAir için de sorun değil. Sadece Dynamic paketiyle ithal edilen aracın kampanyalı satış fiyatı 37.640 TL. Bu fiyata elektrikli camlar ve aynalar, çift bölgeli elektronik klima, deri direksiyon simidi ve vites topuzu, yüksekliği ayarlanabilen farlar, city fonksiyonlu direksiyon sistemi, Punto logolu kapı eşik kaplamaları, ambiyans ışıklandırması, yükseklik ve derinlik ayarlı direksiyon simidi, yol bilgisayarı, Start&Stop, arka park sensörü, ön, yan ve sürücü diz hava yastıkları, ABS, EBD, viraj adınlatma fonksiyonlu sis farları ve direksiyondan kumandalı radyo, CD, MP3 çalar dahil.
Opsiyon listesindeyse metalik boya (300 TL), açılabilir cam tavan (2.500 TL), ESP paketi (ESP, ASR, Hillholder, HBA ve MSR ile birlikte 1.000 TL) ve Evo Kit (Yağmur sensörü, ışığa duyarlı iç dikiz aynası, perde hava yastıkları, hız sabitleme sistemi, Blue&Me, Hi Fi ses sistemi, TomTom navigasyon ön hazırlığı, gövde rengi yan çıtalar ve tamponlarda karbon renkli kaplamalar ile birlikte 2.100 TL) bulunurken bu son paketi istemeyenler için Assist Kit (Yağmur sensörü, hız sabitleme sistemi ve ışığa duyarlı iç dikiz aynası ile 500 TL)) adlı paket bulunuyor. Test ettiğim araçta Evo Kit ve ESP paketinin bulunduğunu da belirteyim.
Sonuç
Punto Evo'nın başarılı bir otomobil olduğunu zaten geçen testte de belirtmiştim. Daha güçlü bir motor ve daha sert süspansiyon sistemiyle benim beklentilerime daha fazla cevap verebilen bir modeli de beğenmemem zaten muhtemel değildi. Bunun yanında daha önce de belirttiğim gibi aracın turbo beslemeye sahip olan çok daha güçlü versiyonları bulunuyor. Bunlardan 95 beygir gücündeki MultiJet motorlu olanının ithalati günümüzde devam etse de benim ilgimi asıl çeken 120 ve 135 beygir gücündeki benzinli versiyonlardan ses seda çıkmadı. Büyük ihtimalle büyük kardeş Bravo'nun pazar payından çalmasından korkulan otomobillerin Türkiye'de başarılı olacağından şüphem yok ki aracın büyüklüğünün, genel performanstan daha öncelikli olduğu bir ülkede büyük kardeşin de satışları ağır darbe almayacaktır.