Artık şu kesin ki Mercedes'in DRS-kanal sistemi daha iyi aero performans elde etmek için ön kanadı besleyerek kanadın etkinliğini durduruyor. Çekilen fotoğraflar da ön kanadın arka kanadı nasıl bağlandığını açık bir şekilde gün ışığına çıkardı.
Mercedes ilk testleri kaçırdıktan sonra 2012 aracını çok geç piste sürdü. Gecikmenin sebebi olarak DRS kanalı nedeniyle aracın arka bölümünün yeniden düzenlenmesi gösterilebilir fakat kanalları uygun pozisyonda yerleştirmek için Mercedes aracının bazı özel adaptasyonlara ihtiyaç duyduğu kesin.
Mercedes W03'ün DRS'ye bağlı benzersiz bir sistem kullandığı daha önce konuşulmuştu. Arka kanattaki DRS flap'ı açıldığında kanal da açılıyor ve böylece aracın diğer parçalarına yüksek basınçlı hava akımı yollanıyor. Pek çok kişi bunu 2010 yılında kullanılan ve yüksek hızda arka kanadın etkinliğini durduran F-kanal sistemine benzetti.
Melbourne'de Schumacher'in aracından çekilen fotoğraflarda ön kanadın altında yarıklar olduğu görüldü ki bunun ön kanadın etkinliğini durdurmak için yapılan bir sistem olduğu anlaşıldı fakat kullanılan methodun geçen sene kullanılan burundaki pasif giriş mi yoksa DRS kanalı mı olduğu kesin değil.
Nasıl çalışıyor?
Pilot DRS flap'ını kapattığında besleme etkisi olmadan ön ve arka kanatlar olağan şekilde çalışıyorlar. Her iki kanatta makul seviyede, alışılmış oranda downforce üretiyor. DRS açıldığında ise arka kanadın uç plakalarında yer alan girişler ortay çıkıyor. Normalden daha kalın olan uç plakalarının içerisine yerleştirilen kanal sayesinde DRS-kanal sistemini besleyen kanal yaratılmış oluyor.
DRS arka kanatlarda çok kısa kanat genişliği kullanılmasının yanında kanadın ana planyasının uç kısımları hala kıvrımlı yapıya sahip. Bu yüksek basınç alanı kanallarla birlikte arka kanattan ön kanada doğru giden her bir kanalı da besliyor. Sağ ve sol tarafta bulunan kanalların aynı zamanda dengeyi de sağlaması ve bir kanalın diğerinden farklı basınçla beslenmesi de mümkün.
Kiriş kanadına doğru giden ve uç plakasının üst ve ön kısmında yer alan kanalların yapısı ise 'soru işareti'. Bu uç plakalarının içindeki kanalları takip eden hava akımı kiriş kanadına ulaştıktan sonra burada motor kapağının altındaki kanallara aktarılıyor.
Aracın arkasından çekilen görüntülerde kanallar açık şekilde görülüyor, doğrusu bu kanalların kiriş kanadına bağlandığını testlerde görmemiştik. Kanallar muhtemelen motorun her iki yanından geçerek arka kanada bağlanıyor. Ön bölümde ise kokpitin içerisinden geçen kanallar pilotun ayaklarının üzerindeki çatıyı takip ederek ön kanada uzanıyor. Bu da neden tek bir geniş kanal yerine daha dar iki kanal kullandıklarını açıklıyor.
Burun çıkarıldığında ise bu kanallar daha belirgin hale geliyor. Karbon fiber kafesin ardındaki iki kanal aşağı doğru 90 derecelik bir açı yapıyor. Burun monokoka bağlandığında bu kanallar da burundaki ilgili kanallara bağlanarak ön kanadı besliyor. Ön kanadın altında ayrıca bir çift yarık bulunuyor. DRS açıldığında hava akımı kanallardan geçerek bu yarıklara ulaşıyor ve kanadın etkinliğini durduruyor.
Rakipleri açısından bu sistemi kopyalamak zor olabilir zira aracın arka ve ön bölümünü birleştiren kanalların yerleşimi için monokok içerisinde uygun yerleşim alanı yaratmaları gerekecek. 2012 yılında takımlar benzer bir çözümü kullanabilmek için çok yaratıcı yollara başvurmuşlardı ki aynı şeyi bu sistem için yapmayı deneyeceklerdir.
kaynak.f1teknik