Claire Williams, 2020 yılında Williams takımının satışıyla birlikte Formula 1’den ayrılmıştı. Ancak geçen yıl, Netflix’in popüler belgesel serisi Drive to Survive’ın analiz ekibine katılarak tekrar sporseverlerin karşısına çıktı.
F1.com’a konuşan Williams, bu süreçte yaşadığı duyguları şu sözlerle ifade etti:
“Benim için çok garip bir deneyim. Bu program, televizyondaki en büyük spor belgesellerinden biri ve gerçekten çok güzel hazırlanıyor. Bunun bir parçası olmak büyük bir ayrıcalık.”
“Ancak bir zamanlar bu belgeselin diğer tarafındaydım. İnsanların beni yargıladığı bir konumdaydım. Şimdi ise analiz koltuğunda oturarak bu sporun içindekiler hakkında yorum yapıyorum. Spordayken en az sevdiğim şeylerden biri, sürekli göz önünde olmak ve herkesin fikir sahibi olmasıydı. Dolayısıyla bu rolü üstlenirken, yorumlarımı adil ve olumlu bir şekilde yapabilmenin yollarını düşündüm. Kolay değil.”
F1’e İçeriden Bir Bakış
Williams, babası Sir Frank Williams’ın kurduğu takımda basın sorumlusu olarak başladığı kariyerinde adım adım yükselerek, 2013-2020 yılları arasında Takım Patronu Yardımcısı görevini üstlendi. Takımı yönettiği dönemde 15 podyum başarısı yakalayan Williams, bu dönemde F1’in en üst düzey yöneticileriyle birlikte çalıştı.
Williams, takım patronu olarak edindiği tecrübelerin, Drive to Survive’daki analizlerinde ona büyük bir avantaj sağladığını belirtiyor:
“Zak [Brown, McLaren CEO], Christian [Horner, Red Bull Takım Patronu], Ayao [Komatsu, Haas Takım Patronu], James [Vowles, Williams Takım Patronu] gibi isimlerin geçtiği süreçleri çok iyi biliyorum. Pilotlarla yapılan görüşmelerin nasıl ilerlediğini ve bu süreçlerin nasıl şekillendiğini anlıyorum.”
Bu sezon belgeselde Flavio Briatore’nin Alpine’de yönetici danışmanı olarak spora dönüşü ve Carlos Sainz’ın Ferrari’den ayrılarak Williams’a katılması gibi önemli olaylar ele alınıyor. Williams, bu gelişmelere dair içeriden bir bakış açısı sunmanın kendisi için anlamlı olduğunu söylüyor:
“Babam Williams’ı yönetirken Flavio Briatore Renault/Benetton’un başındaydı. Onun evimize gelip babamla toplantılar yaptığını hatırlıyorum. Şimdi ise bana Flavio’nun nasıl biri olduğu soruluyor.”
“Carlos Sainz’ın Williams’a gelişi harika bir hikâye. Ben takımı yönetirken onu transfer etmeye çalışmıştım. Şimdi, on yıl sonra nihayet Williams’ta. Onun takıma yapacağı etkiyi değerlendirmek gerçekten özel bir deneyim.”
Williams ayrıca Lewis Hamilton’ın Mercedes’ten Ferrari’ye transferinin F1 tarihindeki en büyük olaylardan biri olduğunu vurguluyor:
“Lewis gibi bir efsanenin Ferrari’ye gitmesi inanılmaz bir hikâye. Formula 1’i tutkuyla seven biri olarak, bunun spor için ne kadar büyük bir an olduğunu anlatabilmek harika bir ayrıcalık.”
“F1’deki Zamanım Bitti, Ama Bağım Sürecek”
Formula 1’den ayrıldıktan sonra gözlerden uzak bir hayat süren Williams, spora olan bağlılığını korumakla birlikte yeni fırsatlara da açık olduğunu söylüyor:
“Drive to Survive’da yer almak, F1’e belli bir mesafede ama hâlâ bağlı kalmamı sağlıyor. Williams’ı yönetmek benim için bir dönemdi ve o dönem artık sona erdi.”
“Bana Williams’a geri dönmem için bir teklif gelmeyecek, başka bir F1 takımında çalışmam da pek olası değil. Ben bir Williams’ım ve başka bir takımda olmam garip olurdu.”
Ancak, tüm bunlara rağmen spora olan sevgisini yitirmediğini de açıkça belirtiyor:
“F1’i hâlâ her gün özlüyorum. Bu sporun içinde olan herkes gibi ben de ona aşığım. F1 büyüleyici bir yer ve bu tutkuyu kaybetmek imkânsız.”
“Ancak artık hayatım sadece F1’den ibaret değil. Kendime farklı alanlarda da fırsatlar yaratabiliyorum ve bu da benim için heyecan verici.”
trf1.net