McLaren CEO’su Zak Brown, takıma ilk katıldığında karşılaştığı “toksik” çalışma ortamı hakkında konuştu.
Zak Brown, McLaren’a 2016'nın sonlarında, bir önceki yıl güç ünitesi tedarikçisi olarak spora geri dönen Honda ile zor günler geçirdiği bir dönemde katıldı.
Üç sezon süren McLaren-Honda birlikteliğinin ardından, Woking merkezli takım Renault motorlarına geçti ancak yine de sorunlar devam etti.
Brown o zamandan beri McLaren'ın çalışmalarını denetledi ve takım, 2024'ten şampiyonluk kupasıyla çıktı.
Bu noktaya gelmek için uzun bir yol kat eden Brown, takıma geldiği ilk zamanlardaki deneyimlerini hatırlayarak James Allen on F1 podcast’ine şunları söyledi:
“Beklediğimden çok daha kötüydü.”
“Buraya geldiğimde her şeyin pek iyi gitmediğini biliyordum. Sponsorlardan ve sonuçlardan bunu görebiliyordunuz. Ama takıma girdikten sonra durumun ne kadar kötü olduğunu fark ettim.”
“Önce ticari tarafı ele aldım çünkü en rahat olduğum yer orasıydı ve çok fazla kaynağa ihtiyacımız vardı.”
McLaren o zamandan bu yana önemli personel değişiklikleri geçirdi. Andrea Stella artık takım patronu olarak görev yaparken, uzun süredir Red Bull'da çalışan Rob Marshall da teknik departmanı yönetiyor.
Brown, takımın zirveye ulaşmak için ciddi bir dönüşüm geçirdiğini ve geçmişteki “toksik” atmosferden tamamen uzaklaştığını vurguladı:
“Kısa vadede yapabileceğim en büyük katkının ticari alan olduğunu biliyordum. Ayrıca liderlik ekibinin büyük kısmını değiştirmek zorunda kaldık, ancak bunu yavaş yavaş, herkesi tanıdıktan sonra yaptım.”
“İşleri tersine çevirmek zaman aldı. Fabrikada politika anlamında oldukça toksik bir ortam vardı.”
“O zamanlar hepimiz sorunun Honda güç ünitesi olduğuna inanıyorduk ve bu kesinlikle büyük bir sebep olsa da, sorun sadece bu değildi.”
“Bunu Renault motoruna geçtiğimizde daha iyi anladık. Sonuçlar biraz iyileşti ama temel sorunlarımızın olduğunu biliyorduk.”
“Üstesinden gelmesi oldukça zor bir görevdi ama sonunda başardık.”
tr.motorsport.com