Zak Brown, 2030 yılına kadar McLaren Racing'in CEO'su olarak kalmak ve Formula 1 takımının tüm kontrolünü elinde bulundurmak üzere yeni bir sözleşme imzaladı.
Woking ekibine 2016 yılında katılan Amerikalı yönetici, ilk olarak McLaren Teknoloji Grubu'nun genel müdürü olarak görev yaptı ve 2018'in ortasında CEO olarak şu anki pozisyonuna geçti.
Onun liderliğinde McLaren, yarış faaliyetlerini büyük ölçüde genişleterek tarihi F1 takımının yanına bir IndyCar programının yanı sıra bir Formula E ve Extreme E operasyonu ekledi.
Brown, "McLaren Racing'e liderlik etmeye devam edeceğim ve böylesine tarihi bir yarış takımının parçası olacağım için çok heyecanlıyım."
"McLaren Racing'in farklı yarış serilerindeki yetenekli kadın ve erkeklerle birlikte çalışmak benim için bir ayrıcalık."
"Birlikte motor sporlarının sınırlarını zorlamaya ve pist içinde ve dışında en yüksek performans için çaba göstermeye devam edeceğiz." dedi.
McLaren Group'un icra kurulu başkanı Paul Walsh, "Zak olağanüstü liderlik nitelikleri sergiledi ve McLaren Racing'i ileriye taşımada etkili oldu."
"Görev süresinin uzatılması, önümüzdeki yıllarda ekibi daha da büyük başarılara taşıyacağına olan güvenimizi yansıtıyor." dedi.
Brown, McLaren Racing bölümünü COVID salgını sırasında McLaren şirketinin geneli için büyük bir mali belirsizlik döneminde yönetti. Bahreyn Ulusal Bankası'ndan 150 milyon sterlinlik bir kredi istedi, F1 ve otomotiv fabrikasının satışı ve geri kiralanması konusunda anlaştı ve grand prix takımındaki bir hissesini sattı.
McLaren, uzun süredir F1 hayranı olan Brown şirkete katıldığında bir düşüş dönemindeydi.
Honda ile çalkantılı motor ortaklığının ikinci yılında takım 2016 şampiyonasını altıncı sırada tamamladıktan sonra bir sonraki yıl dokuzuncu sıraya geriledi.
Ancak spor otomobil, Avustralya Supercars ve Extreme E takımı United Autosports'un kurucu ortağı Brown'ın CEO'luk koltuğuna oturmasıyla McLaren şampiyonaya geri dönmeye başladı.
Porsche LMP1 takım patronu Andreas Seidl'i F1 takımının günlük operasyonunu yürütmesi için atayan McLaren, 2019'da Brezilya'da üçüncü sırada yer aldı.
Carlos Sainz'ın aldığı bu sonuç, 2014 sezonunun açılış yarışı olan Avustralya Grand Prix'sinden bu yana takımın ilk podyumu olmuştu.
Takımın rekabetçiliği 2022'de yer etkisinin geri dönmesiyle tökezledi ve Ricciardo nihayetinde sözleşmesinin bitiminden bir yıl erken ayrıldı ve Seidl Sauber'e geçti.
Ardından Brown, Andrea Stella'yı takım patronluğuna terfi ettirdi. İkili, F1 teknik yapısını gözden geçirerek yeni bir üçlü yapı oluşturdu ve teknik direktör James Key takımdan ayrıldı.
Bir dizi büyük geliştirme, takımın 2023'ün ikinci yarısında Red Bull'a en yakın rakip olarak ortaya çıkmasını sağladı. Şu anda 2024 sezonunda bu hafta sonu yapılacak Avustralya GP'si öncesinde takımlar şampiyonasında üçüncü sırada yer alıyorlar.
tr.motorsport.com