Red Bull, 2025 sezonuna girerken gözlerden uzak bir hazırlık dönemi geçirdi. Bahreyn’de yapılan kış testlerinde RB21’in gerçek performansı tam olarak anlaşılmadı. Takım, uzun sürüşler yapmaktan kaçındı ve Max Verstappen, tam anlamıyla bir yarış simülasyonu gerçekleştirmedi. Bunun yerine, yeni aracın temel ayarlarını mükemmelleştirmeye odaklandı.
Takımın teknik direktörü Pierre Waché, RB21’i daha tahmin edilebilir ve sürücüler için daha kolay kullanılabilir bir hale getirmek istediklerini açıkladı.
Red Bull’un geçen yılki aracına kıyasla büyük bir atılım yapmadığı düşünülse de araçta kapsamlı değişiklikler olduğu ortaya çıktı.
Verstappen’in de belirttiği gibi: “RB21, geçen yılki araçtan daha kötü olamaz!”
Red Bull’un görünmeyen yenilikleri
RB21’in en dikkat çekici değişiklikleri, dışarıdan bakıldığında fark edilmesi zor olan alanlarda yapıldı.
Bunların başında fren sistemi geliyor. Red Bull, birçok rakibi 2026 düzenlemelerine odaklanırken, Brembo ile iş birliği yaparak tamamen yeni bir fren kaliperi tasarladı.
Analizlere göre bu yeni sistem, ekstra soğutma kanatçıklarına sahip. Bu sayede ısı daha iyi dağıtılıyor ve frenleme sırasında aracın daha dengeli olması sağlanıyor.
Verstappen’in agresif sürüş tarzına uyum sağlaması için bu sistemin özel olarak geliştirildiği düşünülüyor.
Aracın arka tarafında da önemli değişiklikler yapıldı. Vites kutusu bölmesi artık havayı farklı yönlendiren iki yeni kanal içeriyor. Bu yenilik, aerodinamik verimliliği artırarak aracın altındaki hava akışını daha düzenli hale getiriyor.
Ayrıca RB21’in kiriş kanadı (beam wing) difüzörle daha uyumlu bir şekilde birleşiyor. Üst kanat ise daha yatay bir şekilde konumlandırılarak hava direncini azaltıyor.
Bir diğer önemli değişiklik ise aracın ağırlık dağılımı. Geçen yıl turbo soğutması radyatörlerin altına V şeklinde yerleştirilmişti. Ancak bu yıl, turbo daha geriye, aracın tabanına daha yakın bir noktaya taşındı. Buna karşılık, diğer soğutma bileşenleri motorun üst kısmına yerleştirildi. Bu değişiklik, arka kanada doğru giden hava akışını daha iyi hale getirmek için yapıldı.
Motor kapağında da farklı bir tasarım denendi. Red Bull, testlerde son derece dar bir kapak kullandı. Bu tasarım, geçen yılki Red Bull çözümünden çok Ferrari’nin hava çıkışlarına benziyor.
Ayrıca, aracın tepesinde bulunan ve "bazooka" olarak adlandırılan hava girişi de tamamen yenilendi. Artık sadece halo’nun yanlarında yer alan iki küçük giriş bulunuyor.
Bu değişiklikler, RB21’in tamamen yeni bir araç olduğunu gösteriyor. Ancak Bahreyn testlerinde uzun sürüşler yerine mekanik ve aerodinamik ayarları geliştirmeye odaklanan Red Bull, gerçek temposunu gizlemeyi tercih etti.
Testlerin son gününde takım, iki farklı burun tasarımını denedi. Bunlardan biri, ön kanadın ana profiline kadar uzanan daha uzun bir burundu. Diğeri ise ikinci kısma bağlı daha kısa bir versiyondu. Ayrıca, ön kanat için de farklı versiyonlar test edildi. Özellikle kanat uçlarındaki bağlantıları dikkat çekti.
Red Bull’un burada Mercedes’in “outwash” adı verilen hava akışı yönlendirme konseptinden ilham aldığı düşünülüyor.
Son üç yıldır F1’e damga vuran Red Bull’un, sezona alışılmışın dışında sessiz bir başlangıç yapması dikkat çekici. Ancak rakipleri bu durumu bir zayıflık olarak görmemeli.
Red Bull’un her zaman gelişime açık olduğu ve rakiplerinden ilham almaktan çekinmediği biliniyor. Takım, gelişim planını sezonun ilk yarışlarında zirveye ulaşmak için şekillendirmiş olabilir.
Sezonun açılış yarışı olan Avustralya Grand Prix’sinde Red Bull’un gerçek gücünü göstereceği düşünülüyor.
tr.motorsport.com