Red Bull adına bu yıl şu ana kadarki en kötü an, Bahreyn Grand Prix’si oldu. Peki takımın sorunları ne kadar ciddi? Gelin beraber bakalım.
Red Bull, son yarış Bahyreyn'de özellikle son dünya şampiyonu Max Verstappen’in performansı açısından büyük bir hayal kırıklığı yaşadı. Yarıştan sonra hem Verstappen’in hem de takım yöneticilerinin yaptığı açıklamalar, yalnızca bu yarışın değil, Red Bull’un yapısal sorunlarının da çok daha derin ve endişe verici olduğunu ortaya koydu.
Geçtiğimiz yıl Monza’da alarm çanları çalmıştı. Bu yıl Bahreyn’de yaşananlar ise o seviyeye oldukça yakındı. Japonya’daki zaferden sadece bir hafta sonra Red Bull, bir anda Alpine ve Haas gibi takımlarla mücadele etmek zorunda kaldı. Verstappen, Pierre Gasly’yi geçmekte büyük zorluk yaşadı. Hatta en dikkat çekici an, ikinci Alpine aracıyla yarışan Jack Doohan’ın Verstappen’in DRS mesafesine kadar yaklaşmasıydı.
Bahreyn'de neden bu kadar kötülerdi?
Japonya’daki yarışta her şey Red Bull’un lehine gelişmişti. Soğuk pist sıcaklıkları ve sınırlı geçiş imkânları Verstappen’in performansına katkı sağlamıştı. Bahreyn’de ise tam tersi yaşandı. Her şey ters gitti. Sıralama turlarında işler karıştı, yarış sırasında ise pit stoplar fiyaskoyla sonuçlandı. Red Bull’un danışmanı Helmut Marko, bu durumu "bir üst düzey takım için kabul edilemez" olarak tanımladı.
Ancak daha büyük bir sorun, iki yapısal zayıflığın ortaya çıkmasıydı: RB21, hem yüksek lastik aşınmasında hem de yüksek sıcaklıklarda ciddi anlamda yetersiz kaldı. Oysa Red Bull, geçmişte bu tür koşullarda üstünlük sağlayan bir takımdı. Geçen yıl Bahreyn’de Verstappen, en yakın rakibine 25 saniye fark atmıştı. Bu yıl ise yarış galibi Oscar Piastri’nin tam 34 saniye gerisinde finiş gördü. Bu, McLaren’ın yükselişini gösterdiği kadar, Red Bull’un düşüşünü de açıkça ortaya koyuyor.
Christian Horner, yarış sonrası yaptığı açıklamada, “Bugün lastik aşınması ve sıcaklıklar çok yüksekti. İyi dengelenmiş bir aracınız varsa bu durumlarla daha iyi başa çıkabilirsiniz.” dedi.
Red Bull’un şu anki en büyük sorunu tam da bu: Araç dengesi yok. Japonya gibi bazı pistlerde bu durum tolere edilebiliyor ama Bahreyn gibi zorlu pistlerde her zayıflık ortaya çıkıyor.
Derinleşen sorunlar: Denge ve adaptasyon
Horner, takımın yaşadığı sorunların sadece RB21 ile ilgili olmadığını kabul etti. Geçen yılki karakteristik problemler hâlâ devam ediyor. Bu da, teknik ekibin kış boyunca bu sorunları çözemediği anlamına geliyor.
Geçen yıl Red Bull, Austin’deki güncellemelerle bir miktar iyileşme sağlamıştı. Ancak Verstappen o zaman bile “Bu yıl değiştiremeyeceğimiz bazı şeyler var.” demişti. Bu da, bütçe sınırı ve aracın temel tasarımına bağlıydı. Şimdi ise kış aylarında bile bu sorunların yalnızca dörtte bir oranında çözülebildiği anlaşılıyor.
Horner’ın en endişe verici açıklaması ise, rüzgâr tüneliyle pist verilerinin hâlâ uyuşmadığıydı. “Sorun şu ki, elimizdeki analiz araçlarında bulduğumuz çözümlerle pistte gördüğümüz şeyler uyuşmuyor. Bu bağlantının neden koptuğunu anlamalıyız." dedi.
Bir benzetmeyle durumu şöyle özetledi: “İki farklı saate bakıyormuşuz gibi. Rüzgâr tüneli bizi belli bir yöne yönlendiriyor fakat o sonuçları pistte göremiyoruz. Araç üzerinde gördüğümüzle simülasyon verileri arasında ciddi bir uyumsuzluk var.”
Bu yüzden artık pistten gelen veriler geliştirme sürecine yön veriyor. Ancak bu da rüzgâr tüneli sorunlarının yarattığı dezavantajı ortadan kaldırmıyor. Formula 1’deki test sınırlamaları nedeniyle rüzgâr tüneli ve CFD araçları büyük önem taşıyor. Red Bull, geçen sezonu üçüncü tamamladığı için bu yıl fazladan rüzgâr tüneli süresi elde etmişti. Ancak bu avantaj, veri uyumsuzluğu nedeniyle tamamen boşa gitmiş gibi görünüyor.
Umutlar Imola güncellemesine bağlandı
Helmut Marko, takımın bu sorunları çözebilmesi için İtalya’daki Imola Grand Prix’si öncesinde büyük bir güncelleme paketi hazırladıklarını açıkladı.
Güncellemeler daha erkene alınamazsa, Imola’da kullanılacak.
Verstappen de “Yeni parçalar yolda, ama henüz hazır değiller,” diyerek beklentiyi doğruladı. Ancak güncellemelerin işe yarayıp yaramayacağı konusunda net bir güven yok. Rüzgâr tüneli verileriyle pist verilerinin uyumsuzluğu, başarılı güncellemeler yapmayı zorlaştırıyor.
Verstappen, Bahreyn hafta sonunda açıkça ifade etti: “Sorun sadece tek bir şey değil. Denge sorunlarımız var. İki şey birden eksik: Daha fazla yol tutuş ve daha iyi dengeye ihtiyaç var. Bu ikisini birlikte çözmemiz gerekiyor.”
Red Bull, aracı daha dengeli hâle getirmeli ama aynı zamanda saf hız kazanımı da sağlamalı. Sadece performanstan ödün verip dengeyi geliştirmek yeterli değil. Ayrıca Pirelli lastiklerini daha iyi yönetmeleri şart.
Sezonun ilerleyen dönemlerinde odak, kaçınılmaz olarak 2026 sezonu için hazırlıklara kayacak. Bu da demek oluyor ki, ilk güncellemelerin mutlaka etkili olması gerek.
Marko da bu konuda net: “Pit stoplarda daha iyi olmalıyız, ama Bahreyn’de araç ayarlarında yapılabilecek pek bir şey kalmamıştı. Her şeyi denedik. Bu aracın limiti burası.”
Verstappen, gerçek tabloyu şu sözlerle özetledi: “Burası bizim şu anki yerimiz. En azından benim için.”
Bu sözler, sezonun geri kalanı için aciliyetin ne kadar büyük olduğunu gösteriyor.
Bu aciliyetin takımın her kademesinde hissedilip hissedilmediği ise bir başka soru işareti.
Verstappen bu konuda, “Ben sadece kendi adıma konuşurum, başkaları adına değil,” diyerek dikkat çekici bir yanıt verdi. Helmut Marko ise takımın içinde bulunduğu durumu “son derece alarm verici” olarak nitelendirdi.
Marko, Verstappen’in şampiyonluk şansından çok, Hollandalı pilotun takımdaki geleceği konusunda “endişeli” olduğunu açıkça söyledi. Bu da, son dönemde Red Bull’dan ayrılan Adrian Newey ve Jonathan Wheatley gibi önemli isimlerin ardından, Verstappen’in de kaybedilmesinin takım için telafisi zor bir darbe olacağı anlamına geliyor.
Christian Horner ise pazar gecesi daha temkinli bir tavır sergiledi. Verstappen’in “Ben sadece şampiyonluk için buradayım” sözleri kendisine hatırlatıldığında, Bahreyn’in çok kötü geçtiğini kabul etti. Ancak aradaki farkın sadece sekiz puan olduğunu vurguladı. Bu doğru olabilir ama tüm padok ve ekran başındaki izleyiciler gerçek tabloyu gördü; ortada derin yapısal sorunlar var.
Cidde’nin pist yapısı, Red Bull’a daha uygun olabilir. Ancak bu, Bahreyn’de ortaya çıkan zayıflıkları unutturamaz. Takımın, yalnızca 2025 değil, geleceği için de bu sorunları acilen çözmesi gerekiyor. Aksi hâlde, bir devrin çöküşü başlamış olabilir.
tr.motorsport.com