Japonya Grand Prix’sinden dördüncü sırada ayrılan Charles Leclerc, hayal kırıklığı yaşadı. Ferrari pilotu, aradaki farkı kapatmak için araca acil güncellemeler yapılması gerektiğini savundu. Takım patronu Frédéric Vasseur ise öncelikle aracın potansiyelinin tam olarak anlaşılması gerektiğini belirtti.
Suzuka’daki yarışta elde edilen 18 puan, Ferrari’nin önceki iki yarışta topladığı puanların iki katına denk geliyor. Ancak bu sonuç, Ferrari’nin sezon başı hedeflerinden hâlâ çok uzak. Çin’de yaşanan hayal kırıklığının ardından takımın puan alması önemliydi ama genel tablo hâlâ endişe verici.
Leclerc, yarış sonunda ortaya çıkan tabloyu iki farklı yönüyle değerlendirdi. Bir yanda aracından maksimumu almanın verdiği memnuniyet, diğer yanda bunun artık podyum için yeterli olmaması. En büyük soru işareti ise eksik performansın nereden kazanılabileceği.
Vasseur, araçtaki eksiklikleri anlamadan güncelleme yapmak yerine, aracı daha iyi tanımayı öncelik olarak görüyor. Geçen yıl da benzer bir stratejiyle sezon içinde gelişim sağlayan Ferrari, bu sezon da aynı yolu izlemeye kararlı. Ancak Leclerc’in sözleri, bu stratejiye karşı daha temkinli bir duruş sergilediğini gösterdi. Monakolu pilota göre Suzuka’da görülen performans, aracın şu anda verebileceği maksimum seviyeyi temsil ediyor olabilir.
Hafta sonu boyunca Leclerc, istikrarlı bir performans sergiledi. Cumartesi günkü sıralama turlarında attığı başarılı tur sayesinde yarışta Mercedes pilotlarının önünde kalmayı başardı. Yarışa orta hamur lastiklerle başlayan Leclerc’in stratejisi, Hamilton’ın tercih ettiği sert lastiklere göre farklıydı. Ancak yeni asfaltın lastiklere karşı beklenenden daha yumuşak davranması, stratejik farklılıkların etkisini azaltmış oldu.
Leclerc yarış sonrası şunları söyledi: “Benim için biraz yalnız bir yarıştı. Dördüncülük bizi mutlu edecek bir sonuç değil ama hafta sonunun olumlu taraflarına bakarsak, cuma günü yaptığımız ayar değişiklikleri ve öğrendiklerimiz, önümüzdeki yarışlar için işe yarayacak. Bence ilerleme kaydettik ama dikkatli olmamız ve aceleci kararlar vermememiz gerekiyor çünkü lider takımlar hâlâ yarış temposunda açık ara önde. Şu an için puan anlamında maksimumu almak zorundayız ve bugün bunu başardık.”
Hamilton ise hafta sonunu daha zorlu geçirdi. Sekizinci başladığı yarışta yalnızca bir sıra kazanabildi.
Yarışın ardından yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: “Zor bir yarıştı. İlk üçle mücadele edecek tempomuz yoktu. Bu da bizim üzerinde çok çalışmamız gereken bir konu. Araca seçtiğim ayar genel anlamda iyiydi ama pistte ihtiyacım olan tempoyu bana veremedi.”
Gerçekte ise Hamilton, Mercedes pilotlarıyla bile aynı seviyede değildi. Pit stoptan sonraki 32. turda, Andrea Kimi Antonelli’nin sadece 0.7 saniye gerisindeydi. Ancak yarış sonunda aradaki fark 11 saniyeye çıktı.
Ferrari takım patronu Vasseur ise hafta sonunu şöyle değerlendirdi: “Dünkü sıralama turlarında gördüğümüz performansı bugün de aynen yarışta gördük. Sahip olduğumuz araçla muhtemelen daha fazlasını yapamazdık. Bazı yönlerde zorlanıyoruz ve önümüzdeki yarışlar için aracın performansını daha fazla ortaya çıkarmak adına çalışmaya devam etmeliyiz. Aracın dengesine ve lastik yönetimine odaklanmamız gerekiyor.”
“Geçen yıl da aynı yaklaşımı benimsemiştik. Ortalama sürenin altındaydık ama sezon boyunca toparladık. Bu da aynı yaklaşımı korumamız gerektiğini gösteriyor. Aradaki fark önemli değil, bugünkü sonuçlar da önemli değil. Haftaya daha iyi bir iş çıkarmaya çalışmalıyız. Aracın potansiyelini geliştirmek, çalışmasını ve performansını daha iyi kullanabilmek adına her alanda kendimizi geliştirmeliyiz.”
tr.motorsport.com