Toplanan fonlar, altyapıyı yükseltmek için olduğu kadar araştırma ve geliştirme amaçlı da kullanılacak.
Die Welt'in yayınladığı bir rapora göre, Almanya Ulaştırma Bakanlığı hidrojenli otomobilleri desteklemek için önümüzdeki üç yıl içinde 250 milyon euro yatırım yapmayı planlıyor. Gazete, yerel yetkililerin, hidrojenle çalışan otomobillerin seri üretime daha uygun hale getirilmesi için bir finansman programı oluşturacaklarını ve bu daha çevreci araçlara hitap edecek gerekli altyapının geliştirileceğini belirtiyor. Sadece bu değil, hükümetin 2026 yılına kadar hidrojenli otomobiller için bir destek programı çıkarmayı kabul ettiği iddia ediliyor.
Alman otoriteleri, hidrojenli otomobilleri desteklemek için son on yılda yaklaşık 1,4 milyar € harcadı. Bu yeni yatırım planı, finansman programının ilk kısmı için sıraya giren 500 şirkete bakıldığında oldukça popüler olduğunu kanıtlanıyor. Ana hedef, hidrojenli otomobillerin menzilini arttırarak günlük yaşamın kolay bir şekilde sürdürülebilmesi ve bu araçlar için dolum istasyonlarının arttırılması. Buna ek olarak, geleneksel modellere göre daha pahalı olan hidrojenli modellerinin fiyatının aşağı çekilmesi de yapılmak istenenler arasında.
Bugün, satışta yalnızca bir avuç hidrojenli otomobil var. Hidrojenli otomobillerin ilk seri üretimi Toyota Mirai modeli ile gerçekleşti. Honda’nın da Clarity Fuel Cell’i var, bu modelin yalnızca 185 örneği bazı Avrupa ülkelerine teslim edildi ancak bunlar satılık değil.
Mercedes-Benz de önümüzdeki yıl GLC F-Cell’in satışına başlayarak bu akıma katılacak. Birkaç ay önce, yakın bir üretim prototipi ile ön gösterimi yapılan hidrojenli GLC, aslında bir plug-in hibrit olacak, yani araç sahipleri, 48 kilometrelik menzil sağlayan lityum-iyon bataryaları şarj edebilecekler. Şarjlı bataryalar ve tam kapasiteli iki hidrojen tankıyla GLC F-Cell 500 kilometre gidebilecek.