Motorsporları dünyasının iki prestijli yarışı Indy500 ve Monaco GP aynı güne denk geldi, aksiyon tutkunları bayram etti. Her iki yarışta da olup biteni Mali Selışık yazdı.
Motorsporları tarihinde Indy 500 ve Monaco Grand Prix'sinin çok değerli birer yeri var. Her zaman bu iki büyük yarış aynı günde olmasa da bize hep öyleymiş gibi geldiğinden, mayıs ayının son pazarını bir motorsporları bayramı olarak görmek mümkün. Kimimiz Monaco GP'sini tercih ederken, bazılarımız da Fernando Alonso gibi Indy 500'ü yeğleyenlerden. Geçtiğimiz Pazar günü tüm sosyal hayatını bir köşeye bırakıp iki yarışı izleyenler de var tabii. Belki kaçırmışsınızdır, belki aklınızdan çıkmıştır, belki de bir kez daha hatırlamak istersiniz. Motorsporlarının bu prestijli Pazar'ından akılda kalan anları sizler için bir araya getirdik.
McLaren'ın yurtdışı telefon faturalarını kim ödüyor?
Jenson Button, Monaco'da
İngiliz takım karşısında epey mahcup duruma düşen Honda, sanıyoruz ki McLaren'ın telefon faturalarını da üstlenmiş. Monaco GP'si öncesi Indianapolis'ten Jenson Button'ın otomobilini arayan Fernando Alonso, takım telsizi vasıtasıyla eski takım arkadaşına başarılar diledi. Button da yazlığında ayaklarını uzatıp emekliliğin tadını çıkarırken Alonso başına iş çıkardı diye herhalde, İspanyol pilotun koltuğuna tuvaletini yapacağını söyledi. İngiliz mizahı gibisi yok, McLaren'ın durumu artık komiklikten çıkmış olsa da.
Pascal Wehrlein'ın fizik tedavi masraflarını kim ödüyor?
Pascal Wehrlein
Mercedes'in genç sürücü programında önce DTM şampiyonu olan, ardından da geçtiğimiz yıl Formula 1'e adım atan Pascal Wehrlein, boyun ve omurga bölgelerine iyi bakmamasıyla tanınan bir isim. Bu yılın başında Miami'de düzenlenen Race of Champions etkinliğinde garip bir araçla, araçtan daha garip bir takla atarak kendini sakatlamayı başarmış ve Sauber ile başlayacağı sezona iki yarış rötarlı girebilmişti. Monaco GP'si tam sıkıcı bir şekilde gidiyor derken Portier çıkışında, tünelden hemen önce yana yatmış şekilde bariyerlere girmiş bir Sauber görünce herkesin aklına Wehrlein geldi. Tabii ki Jenson Button'ın aracından seken pilot Pascal'dı ve tabii ki acayip bir vaziyette birkaç tur boyunca beklemek zorunda kaldı. Neyse ki Mauritius kökenli Alman pilotun öyle pek bir sakatlığı yok, ama bu şanssızlıkla evde gezerken bile kaskını ve HANS'ını çıkarmasa iyi olur.
Monaco'nun yeni podyumu artık bir kat yukarıda.
Formula 1 takvimindeki garip ironilerden biri de en ihtişamlı ve lükse boğulmuş yerde, Monaco'da podyumun halkla aynı yükseklikte olmasıydı. Neyse ki kraliyet ailesi dahil herkes bu tutarsızlığın farkına varmış olacak ki, artık Prenslik'teki yarışlarda podyum da tıpkı diğer yarışlar gibi yüksekte, en tepede ve uzakta. Eskiden pilotlar mekanikerlerinin yanına kadar inip podyum sonrası şampanya seremonisine onları da dahil ediyorlardı. 2017'de ilkini gördüğümüz podyum, eski tadı pek vermedi.
Scott Dixon motorsporlarının en şanslı şanssızlarından.
Indy 500'e pole pozisyonundan başlayan Dixon, yarışı pekala kazanabilecek isimler arasındaydı. Fakat Buddy Lazier'ın başka planları vardı. Dış çizgide yol tutuşunu kaybeden Lazier duvara vurduktan sonra Dixon'ın önüne çıktı, Scottie de son zamanlarda gördüğümüz en şanslı ciddi kazalardan birinin başrolüne seçilmiş oldu. Uzun bir uçuş sonrası kokpitin tam kafadan bariyerlere çarpması işten bile değildi, neyse ki Dixon ciddi bir sakatlık olmadan kazayı atlattı. Tekrarını gören bizler ise ne kadar şanslı olduğuna şaşırmakla yetindik.
Fernando Alonso'nun yıllar önce kızdırdığı falcı kim?
Talihsizlik Alonso'nun peşini hiç bırakmıyor
Bunun başka bir açıklaması yok. Fernando'nun sürekli mekanik problem yaşayan McLaren'dan-aslında Honda'dan- sıkılıp Indy 500'de yarışma kararı alması, ardından beşinci başladığı ve 26 tur lider gittiği, son bölümde tekrar atağa kalktığı ve kazanabileceği yarışta motor arızasıyla yarış veda etmesini herhangi bir pozitif bilim dalının parametreleriyle açıklamak güç. Bizim kalbimiz kırılıp, Alonso'ya üzülürken bu yeni tecrübeden dolayı o bir çocuk gibi gülümseyerek yarış sonrası basın toplantısında soruları cevapladı, galibiyet sütü olmasa da kendi kutu sütünü içti. Galiba artık Alonso'yu kızdırmak mümkün değil, hayatın acayip çalımlarını iyi birer şaka olarak görüp gülüyor. Belki de bu yüzden bir gün tekrar kazanacak.
Takuma Sato'nun kaza masraflarını kim ödemedi?
Takuma Sato
Formula 1 kariyeri boyunca sayısız kazaya karışan, hızlı ama fütursuz pilotumuz, Maldonado'dan önceki Maldonado'muz Takuma Sato, sonunda Indy 500'ü kazandı. 2012'e çok yaklaşmış, son turda yaptığı atakta beyaz çizgiye çıkıp kayınca kaza yapmıştı. Sato'nun kariyerini özetleyebilecek 2012 yarışından beş yıl sonra, o beş yıllık gelişimi özetleyecek bir Indy 500 çıkardı Japon pilot. Andretti Autosport'un pilotları yarışın başında birlikte iyi bir iş çıkardılar, Sato da son bölümde kazanma ihtimali olan isimlerden biriydi. Helio Castroneves'le birlikte son turları keyifli hale getirdiler, sonunda da Sato kazandı. Kariyerinin en büyük başarısına 40 yaşında ulaşmak kolay şey değil, bizim kamikazemiz artık bir Indy 500 galibi ve onun yüzü bu yarış devam ettiği sürece Borg-Warner Kupası'nda olmaya devam edecek. Gururluyuz.