Ferrarilerin ilk turda kabus gördüğü Singapur GP’si Hamilton için bulunmaz bir nimete döndü. Bu sezon arka arkaya 3. kez kazanan İngiliz, şampiyonada puan farkını 28’e çıkardı ve gidilecek 6 yarış kala büyük bir avantajı eline geçirdi.

Gelin bu hafta sonundan dikkat çeken şeyleri 5 başlık altında toplayalım.

Cuma’ya Aldanmamak Gerekiyor

Red Bull, bu sezon beklentilerin çok altında kaldı ve ekibin tek galibiyeti kanın gövdeyi götürdüğü Bakü caddelerinde geldi. Bununla birlikte gelişim de sarfetmediler değil ve İtalya’da gridin sonuna düştükleri yarışta Ricciardo ile dördüncü olmayı başardılar.

Marina Bay’ın doğası gereği Red Bull’un, Ferrari ile birlikte yarış galibiyeti için savaşacağı düşünülüyordu. Cuma günü gerçekleştirilen ilk çalışmalarda oldukça hızlıydılar da. Gerek tek tur gerekse uzun sürüşlerde en rekabetçi turlara onlar imza attı. Bu hızı, Cumartesi günkü son antrenmana ve sıralama turlarının ilk iki bölümüne taşımayı başardılar fakat ne olduysa sıralama turlarının son bölümünde oldu.



Vettel ve Ferrari bir anda ortaya çıkarak iki inanılmaz turla Milton Keynes merkezli ekip ve pilotlarının heveslerini kursağında bıraktı. Pazar günü ıslak zeminde başlayan yarışta ise ortalık karıştı. Verstappen ile Kimi çarpıştı, temaslardan Vettel de nasibini aldı ve bu 3 pilotun da yarış dışı kalmasıyla Hamilton liderliğe Ricciardo ise ikinci sıraya çıktı. Fakat ‘Honey Badger’ yarışta ortalarda yoktu. Hamilton elini kolunu sallayarak yarış galibiyetine uzanırken Red Bull’un mücadeleden uzak kalması, antrenmanların tahminde bulunmak için kadar gereksiz olduğunu bir kez daha kanıtladı dosta düşmana.

Vettel Neden Elit Sınıfa Ait Olduğunu Kanıtladı

Vettel, Marina Bay’daki geçmiş başarıları ve Ferrari’nin bu sezon benzer pistlerdeki baskınlığı hasebiyle Singapur’a mutlak favori olarak geldi. Fakat hafta sonu hiç de iyi başlamadı. Marina Bay’ın fatihi, ilk antrenmanlarda ikinci olsa da ikinci antrenmanlarda 10. virajın çıkışında duvara temas ederek değerli zamanlar kaybetti.



Cumartesi günü sıralama turlarından önce tempo yakalamış gibi göründü fakat sıralama turlarına gelindiğinde yine baş ağrısı çekti Ferrari’nin ası. Red Bullar ilk iki seansta ilk iki sırada yer alırken Vettel ilk bölümde elenmekten kıl payı kurtuldu. Bir şeyler yapması gerekiyordu, çünkü favori olarak geldiği yarışta ilk cebi ve tarihte en genç pole pozisyonunu kazanan pilot ünvanını kaybetmesi an meselesiydi.

Sonra 3. seans başladı ve Vettel, neden elit sınıfa ait olduğunu kanıtlarcasına iki mükemmel tura imza attı. Red Bulllar bir anda 0.3 saniye geride kalmıştı ve Vettel takım arkadaşı Raikkonen’den de 0.6 saniye daha hızlı bir tur atmayı başarmıştı. Bu, gridde onun dışında yalnızca Hamilton’ın yapabileceği bir şeydi.

Verstappen Ferrari’ye Yaramıyor

Ferrariler ve Verstappen arasında, geçtiğimiz sezonun ortasından beri bir husumet var. Olaylar silsilesi, Hollandalının 2016 Macaristan GP’sinde Raikkonen’e uyguladığı sert savunma ile başlamış ve Belçika GP’sinin startı ile içinden çıkılmaz bir hal almıştı. Sezon sonunda koşulan Meksika GP’si ise Vettel’in öfke nöbeti geçirip herkese ana bacı kaymasına neden olmuştu. Bitti mi? Elbette hayır.

Kırmızılar ve Verstappen arasındaki uğursuzluk bu sezon da devam ediyor pek tabii. F1’in asi delikanlısı ile Vettel bu sezon ilk kez Kanada GP’sinin ilk virajında temas etmişler ve Vettel, ön kanadındaki hasar nedeniyle muhtemel bir galibiyet savaşından mahrum kalmıştı.



Vettel ve Verstappen’in Singapur’da Cumartesi günü ilk iki sırayı elde etmesi akıllara şu soruyu getirdi: Acaba startta bir bomba daha patlar mı? Evet endişeler haklı çıktı ve iki Ferrari ile Verstappen bir kez daha çarpıştı. Kimi, müthiş bir start aldı Vettel ise pozisyonunu korumak için Verstappen’in üzerine kapaklandı. Sonuç? 3 pilotun da henüz 4. virajı göremeden yarış dışı kalışı. Olayda suçlu aramaya gerek var mı? Yok, çünkü bu normal bir yarış kazasıydı ve sonucu Ferrari için çok ağır oldu.

F1 Araçları Yağmurda da Gidebiliyormuş

Uzun yıllardır F1’in kanayan bir yarası, yağmurda yarışların ya askıya alınması ya da güvenlik aracı ardında koşulması oldu. 2017 İtalya GP’si sıralama turları da yarayan kanaya tuz basmaktan başka bir şey değildi.



Geçtiğimiz Pazar günü yarışın başlamasına 4 saat kala Singapur’u sağanak vurunca başta pilotlar olmak üzere herkes yarışın nasıl başlayacağından endişe etti. Çünkü sadece sprey değil, spot ışıklarının yansıması da bir sorun teşkil ediyordu FIA için. Ne olduysa, Charlie Whiting’in yarışı başlatacağı tuttu ve çok da iyi oldu. Starttaki kargaşa dışında gayet temiz bir yarış olduğunu söyleyebiliriz.

Hulkenberg Rekor Kırdı

GP2’de ilk sezonunda şampiyon olup F1’e büyük repütasyonla giren 3 sürücüden biriydi o. 2010 Brezilya GP’sinde ‘sen nerden çıktın kardeş’ dedirtecek kadar hızlı bir turla pole pozisyonunu elde etmiş, 2012’de aynı pistte yarış galibiyetine ortak olmuştu. Ama ne yazık ki devamı gelmedi bu başarıların. Ağırlık olması, konsantrasyon eksikliği yaşaması ve yaptığı basit hatalar nedeniyle 129 yarışta tek bir podyum bile elde edemedi Hulkenberg. Artık Sutil’i geride bırakarak istenmeyecek bir rekorun sahibi oldu; ‘Podyuma Çıkamadan En Çok Yarışan Pilot’.



O başarısını şu şekilde kutluyor, “Artık Sutil’in devri bitti, benim devrim başladı! Bu noktaya gelebilmek için çok beklemem ve çok çalışmam gerekti. Sonunda, rekoru Adrian’dan aldım ve rekor bende.”

Kendisini tebrik edip başarısızlıklarının devamını dilemekten başka bir şey gelmiyor elimizden.

;;;