Formula 1’in tarihi dominasyonların tarihi diyebiliriz aslında. Red Bull hakimiyeti altında geçen 4 yılın ardından bu kez de Mercedes podyumun tepesinden inmez oldu. Ancak bunlar her zaman vardı, tıpkı 1996’da 16 yarışın 12’sini kazanan Williams’ın üstünlüğünde olduğu gibi. Bu durumlarda, bir sıradışı sonuç bile o yarışın unutulmaması için yetiyor da artıyor. Bugün lacivert Ligier’iyle (güzel araçları renkleriyle anma saplantısı var bende) Olivier Panis’in kariyerindeki tek zaferini elde ettiği 1996 Monaco GP’sini yazacağım.
Polü alan Michael Schumacher
Monaco tarihinden bahsederken anılmadan geçilmeyen bu yarışın aslında heyecan bakımından 2008 ve 2011 yarışlarının yanından geçemeyeceğini söyleyeyim. Bu kadar kırıcı ve yağmurlu bir yarış olduğunu öğrenince insanın beklentileri yükseliyor tabi ancak söylemem gerekir ki yarış ıslak zeminde başlıyor sadece ve sonlara doğru gelen ufak bir çiseleme hariç yağmur yağmıyor. Üstelik bir tane bile güvenlik aracı yok! 4 aracın finişe gelebildiği bir yarışta insan “1998 Spa Katliamı” gibi bir şey bekliyor tabi. Neyse bu kadar yerin dibine sokmak da yeter tabi, hakkında yazıyorsam bu yarışın, efsaneliğinden bir şey kaybetmemiştir demektir. :)
Damon Hill startta yavaş kalan Schumacher’i geçiyor.
Schumacher ilk turda yarış dışı kalıyor.
Islak zeminde başlayan yarışta ilk turda 4 sürücü yarış dışı kalırken, 5. turun sonunda yarışa devam eden yalnızca 13 sürücü kalıyor. Hill, ilk turda Benetton sürücülerine 4 sn fark açarken, bir süre sonra o fark 20 sn’ye kadar çıkıyor. Benetton’lar ile Eddie Irvine arasında da bir o kadar fark oluşurken Irvine’ın arkasında Trulli trenlerini hatırlatan bir dizilme görüyoruz.
Panis’in Irvine’a atağı
30. turlara doğru kuruyan pistte birer birer kuru zemin lastiklerine geçilirken tur zamanları 10 saniye kadar hızlanıyor. O zamanlar geçiş lastikleri yokmuş tabi, ya yağmur lastiği ya da kuru zemin lastiği. Kuru zemin lastiklerine geçilmesiyle beraber uçuşa geçen Panis, tur başına 2 sn hızlı olduğu Irvine’ı geçebilmek için birkaç tur uğraştıktan sonra U virajda dalış yaparak geçiyor, Irvine ise gidecek yeri olmadığından bariyerlere çarpmaktan son anda kurtuluyor. Aracı stop ediyor, pitte sorun yaşıyor derken Irvine 1 tur geriye düşüyor. Panis de 3.lüğü yakalamış oluyor tabi.
Damon Hill lider giderken yarış dışı kalıyor.
Sıradışı yarışların en popüler laneti olan liderlerin yarış dışı kalması bir kez daha karşımıza çıkıyor. Damon Hill 40. turda motor sorunuyla yarışa veda ederken, liderliği devralan Jean Alesi ise 60. turda süspansiyon sorunuyla yarış dışı kalıyor. Böylece Panis liderliği devralıyor ve 2 saat limitiyle biten yarışta 2. Coulthard’la olan farkını koruyup kariyerinin tek zaferini elde ediyor.
Sonlara doğru pistte 9 araç kalmışken, 7 tur geride olan Luca Badoer Mirabeau’da ortalığı karıştırıp hem kendisini hem de Villeneuve’ü yarış dışı bırakırken birkaç tur sonra da Irvine, Portier öncesindeki spininin ardından geri dönmeye çalışırken virajı dönmekte olan Salo Irvine’a, Hakkinen de Salo’ya (sonra hepsi Irvine’a) çarparak pistteki araç sayısını 4’e düşürüyorlar. Ancak yarışın %90’ını tamamladıkları için Salo ve Hakkinen puan alıyorlar.
Bu arada, bu yarışta Schumacher kasklı iki insan görüyoruz. Haftasonu boyunca buğulanma sorunu yaşayan Coulthard, yarışa Schumacher’in yedek kaskını ödünç alarak giriyor. İki takımda da Marlboro sponsoru olduğu için pek sorun olmamıştır heralde.
Son olarak Lacivert Ligier’i ile zaferin adı Olivier Panis’ten bir kare! Bu, Mugen-Honda’nın ilk zaferi, Olivier Panis’in ilk ve tek zaferi, Ligier’in son sezonu ve bir Fransız pilotun son zaferi oldu. Düşündüm de 2033 yılında Maldonado’nun tek zaferine dair bir yazı yazar mıyım? Hiç sanmıyorum. :D
;;;