2023 TransAnatolia'nın başlamasına birkaç gün kala, bu ralliyi motosiklet kategorisinde 2 kez kazanmış bir isimle röportaj gerçekleştirdik: Xavier De Soultrait. Bu ralliyi Castrol POWER 1 kategorisinde 2 kez kazanan Fransız sürücü; editörümüz Can Çarpıcı'nın sorularını yanıtladığı bu röportajda; TransAnatolia etaplarının Ant Dağlarındaki Dakar etaplarına ne kadar benzediğine, TransAnatolia'da organizasyon kalitesinin ne kadar yüksek olduğuna, TransAnatolia hakkında en çok sevdiği şeylere, Türkiye'nin artık kendisinin favori ülkesi olmasına ve bu yılki katılımcılar arasındaki favorisinin kim olduğuna değindi.

Daha önce birçok kez Dakar Rallisi'nde birçok kez yarışmış ve Dakar'da etap kazanmış tecrübeli bir isim olan Xavier De Soultrait, "dayanıklılık" ve "ralli" denildiğinde motosiklet dünyasında akla ilk gelen isimlerden.

Fransız sürücü, kariyerindeki diğer başarılara ek olarak "Yerli Dakar" olarak bilinen TransAnatolia'yı daha önce 2 kez kazanmış birisi.

TransAnatolia'ya 2020 ve 2022 yıllarında CASTROL POWER 1 motosiklet kategorisinde katılan De Soultrait, katıldığı 2 yılda da zafere ulaşmıştı.

Yoğun takviminden ötürü bu yıl TransAnatolia'da yarışamayacak olan De Soultrait, rallinin başlamasına sadece birkaç gün kala, editörümüz Can Çarpıcı'nın sorularını yanıtladı.

De Soultrait bu röportajda; TransAnatolia etaplarının Güney Amerika'daki Dakar etaplarına ne kadar benzediğine, TransAnatolia organizasyonun kalitesine, TransAnatolia hakkında en çok sevdiği şeylere, Türkiye'nin artık kendisinin favori ülkesi olmasına, bu yılki katılımcılar arasındaki favorisinin kim olduğuna değindi.

İyi okumalar.


Can: Xavier, birçok kişi TransAnatolia'yı "Türkiye'nin Dakar'ı" olarak tanımlıyor. Sen hem Dakar'da hem de TransAnatolia'da yarışmış bir isim olarak bu konuda yorum yapabilecek en iyi isimlerden birisin.

Sence TransAnatolia'nın Dakar ile ne gibi benzerlikleri var? Geçtiğimiz yıl bazı etapların Güney Amerika'daki Dakar etaplarını anımsattığından bahsetmiştin.

De Soultrait: "Evet, TransAnatolia'yı kesinlikle Dakar'a benzetebiliriz. Birçok yönüyle benziyor."

"Dediğin gibi TransAnatolia'nin bazı etapları, Şili ile Arjantin arasındaki Güney Amerika'daki Dakar'ın son bölümünü hatırlatıyor."

"Ant Dağlarındaki o zorlu bölümü anımsatıyor. Yüksek rakım, çetrefilli bir navigasyon ve kaygan yollar. Gerçekten zorlayıcı ve eğlenceli."



Can: TransAnatolia'da 2 yıl yarıştın. Bu süre boyunca seni en çok ne etkiledi? Etapların zorluğu mu, organizasyonun kalitesi mi, rallinin kültürel tarafı mı yoksa hepsinden biraz mı?

Xavier De Soultrait: "Beni en çok etkileyen şey kesinlikle organizasyonun kalitesiydi. Organizasyonun büyüklüğü ve kalitesi harikaydı. Kamp alanları harika ve çok lezzetli yemekler sunuluyor."

"Duş alabileceğiniz kamyonlar var, yol notları da çok iyi. Bu tarz bir yarış gerçekten dünya şampiyonası kalitesinde, organizasyon dünya şampiyonası kalitesinde."

"İlk geldiğimde bundan çok etkilenmiştim, şimdi birkaç kez katıldığımdan daha alışığım."

"Ayrıca ilk geldiğimde Türkiye'den ve rotalardan da çok etkilenmiştim. Yarışın kültürel tarafı da çok iyiydi, rotalar harikaydı."

"Harika insanlarla ve harika bir ülkeyle tanıştım. Dağları da çok iyiydi, böyle büyük dağlarınız olduğunu bilmiyordum!"



Can: TransAnatolia'yı Avrupa'daki diğer Ralli Raid'lerle kıyaslayacak olsan neler söylersin?

Xavier De Soultrait: Kalite açısından bakacak olursak rahatlıkla en üst seviyede. Yemekler harika, duşlarımız var, kamp alanı harika, etaplar çok iyi, yol notları hatasız. Yani evet, en üst seviyede bir kalite var."

Can: Etkilendiğin şeyleri dinledik, peki sana göre rallinin en zor kısmı neydi?

Xavier De Soultrait: "TransAnatolia'da ve genel olarak bu tarz rallilerde hep beklenmedik, ön göremediğiniz şeyler sizi zorlar. Mesela hava durumu ya da bir anda karşısına bir anda çıkan hayvanlar... Yani daha önce planlamadığınız şeyler."

"TransAnatolia'da bazen navigasyon çok çetrefilli olabiliyor ama bunu seviyorum."



Can: TransAnatolia bir yarış etkinliği olsa da bu etkinliğin kültürel tarafı da cidden çok güçlü. TransAnatolia, motor sporları ile kültürü gerçekten harika bir şekilde birleştiren bir etkinlik. Sürücüler, medya ve rallideki herkes; etaplarda harika tarihi eserleri ve doğal güzellikleri de görebiliyor. Sen rallinin kültürel tarafı hakkında neler söylersin?

Xavier De Soultrait: "TransAnatolia sayesinde Türkiye'yi keşfettim. Normalde Dakar ve Dünya Şampiyonası sayesinde çok fazla seyahat eden biriyim, birçok ülkeye gidiyorum ama sanırım favorim Türkiye oldu."

"Yakın bir ülke, güzel, insanlar tatlı ve kibar. Türkiye'nin bu kadar yeni ve gelişmiş olduğunu bilmiyordum. Kesinlikle artık favori ülkelerimden biri ve belki de favorim."

"TransAnatolia sayesinde bu ülkeyi keşfettim ve rallinin kültürel tarafı benim için büyük bir sürpriz oldu ve bunu çok sevdim."



Can: Bu yıl maalesef TransAnatolia'da olmayacaksın ama CASTROL POWER 1 motosiklet sınıfında yine birçok uluslararası sürücü olacak. Senin galibiyet için bir favorin var mı?

Xavier De Soultrait: "Evet, maalesef bu yıl TransAnatolia'ya katılamayacağım çünkü KTM ile yapmamız gereken birçok şey var. Özellikle de 890R ile. Ancak elbette katılan çoğu sürücüyü tanıyorum ve bir favorim de var."

"Yakın arkadaşım, bir Dakar sürücüsü olan Lorenzo Santolino bu yıl yarışa katılıyor ve eminim ki motosiklet sınıfında yarışı o kazanacaktır!

Can: Bu ralliyi motosiklet sınıfında 2 kez kazanmış biri olarak katılımcılara ne tavsiye verirsin?

Xavier De Soultrait: "Önce temel tavsiyeler vereyim: Kazanmak için elbette doğru yolda ilerlemeniz ve doğru yolda hızlı ilerlemeniz gerek. En azından diğerlerinden daha hızlı şekilde ilerleyin."

"Benim bu tarz yarışlarda yaptığım şey ise şu: Ralliye tam gaz, çok hızlı başlıyorum. İlk 2-3 etap çok hızlı ilerleyerek arayı açmayı seviyorum. İlk birkaç etapta arayı 1 dakikaya çıkardıktan sonra kalan günlerde bu arayı yönetiyorum. Tavsiyem bu."

"Orada olamasam da ralliyi takip edeceğim. Tüm yarışmacılara bol şans ve iyi eğlenceler!"



tr.motorsport.com