Avrupa'nın en yaşlı araç parkı Türkiye'de bulunuyor. Avrupa'da araç parkının ortalama yaşı 8-10, Türkiye'de 16 civarında. 12 yaşın üzerindeki araçların payı ise yüzde 50'yi buluyor
Türkiye, Avrupa'nın en yaşlı araç parkına sahip. Avrupa'da araç parkının ortalama yaşı 8-10 civarındayken, Türkiye'de 16 civarında. 12 yaşın üzerindeki araçların payı neredeyse yüzde 50. Otomotiv Distribütörleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Bayraktar'a göre cari açığın nedeni hurdaya çıkmış yaşlı araçlar. Yaşlı araçların daha fazla yakıt tükettiğine, yedek parçalarının Uzakdoğu'dan ithal edildiğine dikkat çeken Bayraktar, hurda teşviği ile cari açığın düşeceğini iddia etti. Otomotiv pazarının doyma noktasında olduğunu ifade eden Bayraktar, sektörün ileriye gidebilmesi için bir kırılma yaşanması gerektiğini, bu kırılmanın anahtarının da iç pazar olduğunu kaydetti. Bayraktar, şöyle devam etti: "Sektörümüzün en önemli problemlerinden birisi maalesef 'yaşlı araç parkı' olmaya devam ediyor. Bugüne kadar gerçekleştirilen çalışmaların ağır ticari araçlar için verdiği olumlu sonuçları görüyoruz ve bunların ilave önlemlerle otomobilleri de kapsayacak şekilde geliştirilmesini arzu ediyoruz. Bu konunun 2015'te gündeme geleceğini ve araç parkımızı gençleştirmek üzere her platformda dile getirdiğimiz önerilerin uygulamaya geçirileceğini umuyoruz."
Dünyanın hurdasına 10 milyar dolar ödüyoruz
Ömrü Tükenmiş Araçların, hurdaya ayrılarak geri dönüşümünün yapılması ekonomiye de büyük katkı yapacak. Demir, çelik, bakır, kurşun, aluminyum, plastik, kauçuk, cam, elektronik aksamlar gibi maddelerin geri dönüşüm ve tekrar kullanılması, tabii kaynakların tükenmesini önleyecek. Türkiye, dünyanın 1 numaralı hurda demir-çelik ithalatçısı. Hurda demir-çelik ithalatı 10 milyar dolara yaklaşıyor. Eğer, hurda araçlara yönelik bir teşvik sağlanırsa, Türkiye'nin hurda demir çelik ithalatı ciddi bir oranda azalacak. Enerjiden sonra en fazla dövizi hurda demire ödeyen cari açığın azalmasına da katkı sağlayacak.
Ölümlü kazaların baş sorumlusu
Dünyada meydana gelen trafik kazası kaynaklı ölümlerin yarısı, 10 ülkede meydana geliyor. Bu 10 ülkenin arasında Türkiye de var. Toplam ölümlerin yüzde 48'inden sorumlu diğer ülkeler ise Brezilya, Kamboçya, Çin, Mısır, Hindistan, Kenya, Meksika, Rusya ve Vietnam. Son yıllarda Türkiye'de karayollarının hızla iyileşmesine, uluslararası standartlara ulaşılmasına rağmen, trafik kazalarında her yıl yaklaşık 10 bin insan hayatını kaybediyor. Yaklaşık 200 bin insan yaralanıyor. Kazaların nedeni ise emniyet kemeri kullanım alışkanlığının azlığı ve aşırı hız. Yani trafik kazaları, önemli ölçüde hatalı insan davranışlarına bağlı. Ancak, ölümlü kazaların birçoğunda güvenlik donanımları yetersiz, hurda araçların payı var. Yollarda on binlerce insanımızı kaybetmemenin en akılcı çözümü, güvenlik donanımları yetersiz araçların yerine, yüksek teknolojiye sahip araçların teşvik edilmesi.
Yüksek enerji faturasına çözüm
Türkiye'de trafiğe kayıtlı motorlu araçların çok büyük bir kısmı eski teknolojiyle üretilmiş, hurda araçlar. Eski teknolojiye sahip bu araçlar, yeni otomobillere göre daha fazla yakıt tüketiyor. Yaşlı araçların hurdaya çıkarılması, enerjide dışa bağımlı Türkiye'nin enerji faturasının azalmasına neden olacak.
Egzoz dumanı zehirliyor
Eski teknolojiye sahip yaşlı araçların, çevreye de olumsuz etkileri var. Otomobil sektöründen kaynaklanan doğrudan sera gazlarının 2015 yılında 18.29 milyon ton olması bekleniyor. Ömrünü tamamlamış araçlar, yeni teknolojiyle üretilmiş otomobillere göre, çevreyi daha fazla kirletiyor. Sadece 16 yaş üstü ömrünü tamamlamış otomobillerin trafikten çekilmesi durumunda emisyon salımı yüzde 8.8 düşecek. Tüm motorlu taşıtlar hesaplandığında, bu oran yüzde 17 azalacak. Ayrıca, bu sayede Türkiye imza attığı Kyoto Protokolü'nün şartlarını yerine getirecek. Çevre kirliliğinden kaynaklanan kanser hastalıklarının azalmasına etki edecek.